Ana içeriğe atla

IBC 2022 sonrası - 3

"Artık fuarların bir önemi yok. İstediğin her firma istediğin her zaman istediğin her ürünün sunumunu online yapabiliyor. Zaten her bilgi internette var.

Bugünlerde yukarıya yazdıklarıma katılacak bir çok meslektaşım var. İlk cümlenin dışındakilere katılmamak mümkün değil. Gerçekten de tüm bilgiler internette ve firmalar ürün demolarını uzaktan da yapabiliyor. Peki bugün hâlâ fuarlara ihtiyaç var mı?

Yazının devamını okuyacak vakti olmayan için tek cümlelik özeti: Belki eskisinden de fazla var!

Diyelim televizyon kanalınıza bir arşiv sistemi satın alacaksınız. Fuara katıldığınızda, arşiv sistemleri üreten tüm önemli şirketleri birarada göreceksiniz. Her biri geliştirdiği son ürünleri size anlatacak. Eğer ürün ile ilgili aklınıza takılan bir şey olursa karşınızdaki iş geliştirme / satış pazarlama görevlisi bir kaç dakika izin isteyecek ve ya ürünü geliştiren mühendisi ya da firmanın teknik patronunu sizinle buluşturacak. Diyelim bu firmanın ürünü sizi tatmin etmedi. Hemen iki stand ötede, o güne kadar adını duymadığınız bir firmada sizin taleplerinizi fazlasıyla karşılayan bir ürün görebileceksiniz. 

Bir kaç fuar sonrasında, her sene geliştirdiğiniz ilişkiler sayesinde, başka ülkelerde başka kanallar neler yapmış bu sorunuzun yanıtını bulabileceksiniz. Elbette farklı ülkelerden yayıncılar ile tanışmak sizin konuşkanlığınıza bağlı. Eğer sadece randevularıma gideyim, sonrasında Amsterdam'ın kırmızı gecelerine akayım hatta her gün fuara mı gidilir o kadar müze var şehirde diyorsanız sizin için o kadar gerekli değildir belki de fuarlar.

Fuarların bir başka güzel yanı firmaların fuar zamanlarında sorularınızı yanıtlamak için hazır beklemeleri. Demek istediğimi tam aktaramadığımı düşünerek biraz açmaya çalışayım. Aynı örnekten devamla diyelim arşiv sistemi geliştiren bir firmasınız. Normal zamanda herkesin tanımlı başka başka işleri olacaktır. Yazılım ekibi kodlama ile, test ekibi hata ayıklama ile, satış pazarlama yeni pazarlar bulma ile meşguldür. Fuar zamanı ise tüm bu ekiplerden birileri sadece sizin sorularınızı yanıtlamak için istekli ve hazır karşınızdadır. İnanın bana sırf bu bile fuarların neden hâlâ gerekli olduğunun kanıtıdır. 

Eğer kullandığınız ürün / hizmet ile ilgili bir takım geliştirme / iyileştirme talepleriniz varsa bunları doğrudan muhatabına iletebilirsiniz. Kim bilir belki de bir sonraki fuarda sizin talepleriniz doğrultusunda iyileştirilmiş bir ürün / hizmet ortaya çıkar.

Son olarak, bence neden hâlâ fuar var sorusunun en iyi yanıtı, insanlar sosyal varlıklardır ve sosyalleşmeye ihtiyaç duyar. IBC'de 17 - 20 arasındaki "happy hour" etkinliğini sadece bedava içki diye düşünmeyin. Fuarda bir günü daha bitirmenin mutluluğu ile alkolün verdiği rahatlama birleşince başka zaman bulamayacağınız bir sıcaklık göreceksiniz. Bu ilişkiyi ilerleyen zamanlarda ne şekilde kullanacağınız sizin becerinize kalmış. Bazen büyük indirim bazen uzatılan garanti...  

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IPTV World Forum ardından, gözlemler

Etkinliğin teknik değerlendirmesini önümüzdeki haftaya bıraktım gerçi. Ancak, haftaya kadar bekleyemeyenler için kısa kısa gözlemlerimi aktarayım. Ayrıntılı değerlendirmeler gelecek merak etmeyin... Türk Telekom, yaklaşık 5 yıl önce başladığı IPTV projesinde sona gelmiş. TTNet şirketi üzerinden IPTivibu (TTNet CEO'sunun sunumunda, ki konferansın tümü simultane tercüme falan yapılmadan sadece İngilizce'ydi, bu ismin İngilizce'de that is IPTV anlamına geldiğini söyleyince fark ettim IP tivi işte bu anlamında bir kısaltma olduğunu :) adlı hizmeti sunmaya 2 hafta önce başadıklarını duyurdular. Konferansta soft launch (yumuşak duyuru ?) olarak yapılan duyuru ile hizmetin başlatıldığı söylense bile henüz web sayfasında bu konuyla ilgili bilgilere ulaşılamıyor.  IPTivibu hizmeti için en az 8 MBit/saniye hızında TTNet internet aboneliği gerekiyormuş. Şimdilik 101 kanal, ki bunların içerisinde HD olanları da olacakmış. Etkileşimli hizmetler, flick uygulaması falan da sunula

IPTV World Forum Eastern Europe bu yıl İstanbul'da.

Konu ile ilgililerin merakla beklediği etkinlik ilk kez ülkemizde gerçekleştirilecek. Mövenpick Hotel, İstanbul'da 12-13 Ekim (yani haftaya salı-çarşamba) günlerinde toplam 9 oturumda önemli konuşmacıların yer alacağı IPTV World Forum Eastern Europe ile ilgili ayrıntıları web sayfasında bulabilirsiniz. Etkinliğe katılım ücretli. Ücretler epey yüksek. 5 Ekim'den önce kayıt yaptırmışsanız, ki bu iletiyi yazdığım tarih düşünülünce artık çok geç :), 1499 € ödemeniz gerekiyor. Bugün kayıt yaptırırsanız ise 1799 € ödeyeceksiniz. Ancak Free Operator Pass adlı bir seçeneğiniz daha var. Free Attendance For Service Providers olarak ayrıntılandırılan bu seçeneğin tam olarak kimleri kapsadığını çözemedim. Eğer IPTV hizmet sağlayıcılar kastediliyorsa Türk Telekom, TTNet, Superonline gibi şirket çalışanları kapsanmış oluyor. İşin doğrusu kendimi de o kategoriye sokup kayıt yaptırdım :) Ancak kaydımın geçerli sayılıp sayılmadığı belli değil henüz. Neyse, fırsat bulursanız önemli bir etkinlik

IPTV World Forum Eastern Europe etkinliğine katılacağım

Etkinliğe ilişkin bilgileri daha önce paylaşmıştım. Yarın, bir günlüğüne İstanbul'a giderek etkinliğin Salı günü olan bölümüne katılacağım. Benim açımdan bir çok ilke sahne olacak bu katılım. Kızlarımın doğumundan bu yana onlarsız ilk kez şehir dışına çıkıyor olacağım. İlk kez bu kadar uzun süre onlardan ayrı olacağım. İlk kez şehir dışındaki bir etkinliğe (mesleğim ve işim ile ilgili olmasına karşın) katılmak için tüm masraflarını cebimden karşılayıp, senelik izin kullanıyor olacağım. Neyseki katılım ücreti konusunda organizatörler kolaylık sağladılar. Ücretsiz katılım hakkı sundular.  Neyse, önemli olduğunu düşündüğüm bu etkinliğe ilişkin gözlemlerimi, bir gazeteci dikkati ile, not alıp blogumda paylaşacağım. O güne kadar sağlıcakla kalın...