Ana içeriğe atla

Bir Bilim Adamının Romanı Mustafa İnan / Oğuz Atay

Tutunamayanlar'ı okumamın üzerinden 10 sene geçmiş. Blog yazmanın en iyi yanı dönüp ne yazdığına bakabilmek. 2013 yılında hayatımın "steady state"e vardığını yazmışım. Ne büyük yanılgı, bugün bakınca sanırım öldüğümüzde "steady state" olacak, ki o zaman da hayat olmayacak. 

Bu uzun ve muhtemelen gereksiz girişim ardından gelelim Bir Bilim Adamının Romanı Mustafa İnan adlı biyografiye. 1911 - 1967 seneleri arasına bir çok şeyi sığdıran Prof. Dr. Mustafa İnan'ın yaşamını, bilime ve hayata bakışını akıcı bir dille romanlaştırarak aktarmış Oğuz Atay. İstanbul Teknik Üniversitesi mezunu bir inşaat mühendisi olan Atay'ın da hocası olmuş İnan. Eserin son sözünü yazan Mustafa Hoca'nın oğlu Hüseyin İnan'ın belirttiğine göre kitap, bir çok kişinin akademik çalışma yapmaya heves etmesini sağlamış.

Mustafa İnan, iyi bir mühendis, iyi bir akademisyen ve idareci olmasının yanı sıra kelimelerin kökenleri, dil bilimi, müzik, edebiyat gibi mesleğinin dışındaki alanlara dair de çok okumuş ve anlatmış. Yahya Kemal'in sohbetlerinin vazgeçilmez konuğuymuş. Bu günlerde sinemalarda gösterilen ve epey ses getiren, benim de dün izlediğim, Oppenheimer'a dair tespitlerini okumak ilginç oldu. Benzer tarihlerde dünyanın farklı coğrafyalarında farklı ailelerde doğan iki bilim insanının hayat çizgisinin ne kadar farklı olduğuna dikkat çekmiş Oğuz Atay. Başlangıç noktası önemli diyor romanda.

1911'de İmparatorluğun son günlerinde doğan iki dünya savaşı gören, bence talihsiz, kuşağın bir ferdi Mustafa İnan. Yokluklar, yoksunluklar ve sorunlarla boğuşarak geçmiş hayatı. Üniversitede akademisyen olarak kazandığı para kıt kanaat geçinmesine anca yeterliymiş. O dönemde de futbolcular çok kazanıyormuş demek ki romanda buna dair göndermeler de var. 

Mustafa İnan'ı tanıtmak bakımından çok başarılı olsa da  roman tekniği bakımından çok beğendiğimi söyleyemem. Anlatıcı olarak seçilen orta yaşlı profesör ile anlatılanları dinleyen, okula yeni gelmiş öğrencinin roman kurgusunda bir yerleri yok meselâ. Belki bu romanın yazılış hikayesini romanlaştırsaydı Atay, daha ilginç bir okuma sunabilirdi. Anlatan orta yaşlı profesör yerine Jale İnan, dinleyen yeni öğrenci yerine Atay kendisini roman karakteri olarak ekleseydi meselâ. Sonuçta 1975 senesinde yayınlanan bir eseri, böyle değil de şöyle yazılsaydı diyerek eleştirmek, hele benim gibi sadece bir okuyucunun buna kalkışması, haddini aşmaktan başka bir şey değil. 

Haddimi aşmaya devam edip, romanın kapağını da eleştireceğim. 1975 senesinde Bilgi Yayınları'ndan çıkan ilk baskıda Oğuz Atay ismi küçük, Mustafa İnan ismi büyük kullanılmış. Kapak fotoğrafı olarak da Mustafa İnan varmış. İletişim Yayınları Oğuz Atay'ın tüm eserlerini basarken ise Oğuz Atay ismi büyük, Mustafa İnan küçük olmuş. Kapak fotoğrafı olarak ise Atay var. Bence ilk kapak daha doğruymuş.

Son olarak, bilimsel çalışmaları herkese sevdiren ve bu yolda ana akım bir televizyon kanalında Teke Tek Bilim adlı programı yapan Fatih Altaylı'nın adını anmadan bitirmek istemedim. Bilimsel araştırmalara merak uyandıran ve insanları bilimsel çalışmalar yapmaya teşvik eden Teke Tek Bilim, bence yeni Mustafa İnan'lar yetişmesine vesile oluyor.  

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IPTV World Forum ardından, gözlemler

Etkinliğin teknik değerlendirmesini önümüzdeki haftaya bıraktım gerçi. Ancak, haftaya kadar bekleyemeyenler için kısa kısa gözlemlerimi aktarayım. Ayrıntılı değerlendirmeler gelecek merak etmeyin... Türk Telekom, yaklaşık 5 yıl önce başladığı IPTV projesinde sona gelmiş. TTNet şirketi üzerinden IPTivibu (TTNet CEO'sunun sunumunda, ki konferansın tümü simultane tercüme falan yapılmadan sadece İngilizce'ydi, bu ismin İngilizce'de that is IPTV anlamına geldiğini söyleyince fark ettim IP tivi işte bu anlamında bir kısaltma olduğunu :) adlı hizmeti sunmaya 2 hafta önce başadıklarını duyurdular. Konferansta soft launch (yumuşak duyuru ?) olarak yapılan duyuru ile hizmetin başlatıldığı söylense bile henüz web sayfasında bu konuyla ilgili bilgilere ulaşılamıyor.  IPTivibu hizmeti için en az 8 MBit/saniye hızında TTNet internet aboneliği gerekiyormuş. Şimdilik 101 kanal, ki bunların içerisinde HD olanları da olacakmış. Etkileşimli hizmetler, flick uygulaması falan da sunula

IPTV World Forum Eastern Europe bu yıl İstanbul'da.

Konu ile ilgililerin merakla beklediği etkinlik ilk kez ülkemizde gerçekleştirilecek. Mövenpick Hotel, İstanbul'da 12-13 Ekim (yani haftaya salı-çarşamba) günlerinde toplam 9 oturumda önemli konuşmacıların yer alacağı IPTV World Forum Eastern Europe ile ilgili ayrıntıları web sayfasında bulabilirsiniz. Etkinliğe katılım ücretli. Ücretler epey yüksek. 5 Ekim'den önce kayıt yaptırmışsanız, ki bu iletiyi yazdığım tarih düşünülünce artık çok geç :), 1499 € ödemeniz gerekiyor. Bugün kayıt yaptırırsanız ise 1799 € ödeyeceksiniz. Ancak Free Operator Pass adlı bir seçeneğiniz daha var. Free Attendance For Service Providers olarak ayrıntılandırılan bu seçeneğin tam olarak kimleri kapsadığını çözemedim. Eğer IPTV hizmet sağlayıcılar kastediliyorsa Türk Telekom, TTNet, Superonline gibi şirket çalışanları kapsanmış oluyor. İşin doğrusu kendimi de o kategoriye sokup kayıt yaptırdım :) Ancak kaydımın geçerli sayılıp sayılmadığı belli değil henüz. Neyse, fırsat bulursanız önemli bir etkinlik

IPTV World Forum Eastern Europe etkinliğine katılacağım

Etkinliğe ilişkin bilgileri daha önce paylaşmıştım. Yarın, bir günlüğüne İstanbul'a giderek etkinliğin Salı günü olan bölümüne katılacağım. Benim açımdan bir çok ilke sahne olacak bu katılım. Kızlarımın doğumundan bu yana onlarsız ilk kez şehir dışına çıkıyor olacağım. İlk kez bu kadar uzun süre onlardan ayrı olacağım. İlk kez şehir dışındaki bir etkinliğe (mesleğim ve işim ile ilgili olmasına karşın) katılmak için tüm masraflarını cebimden karşılayıp, senelik izin kullanıyor olacağım. Neyseki katılım ücreti konusunda organizatörler kolaylık sağladılar. Ücretsiz katılım hakkı sundular.  Neyse, önemli olduğunu düşündüğüm bu etkinliğe ilişkin gözlemlerimi, bir gazeteci dikkati ile, not alıp blogumda paylaşacağım. O güne kadar sağlıcakla kalın...