Ana içeriğe atla

Kamera takip - Sanal Gerçeklik 3/4

Yayıncılık dünyasında "kamera takip" deseniz kimse bir şey anlamaz. Ne yazık ki "camera tracking" ifadesi için kabul görmüş bir Türkçe karşılık henüz yok. Bu durumun sebebi ise henüz ülkemizde sanal stüdyo uygulamalarının fazlaca kullanılmıyor oluşu. 

Yazıda bahsettiğim teknolojilerin ayrıntısına girmedim. Bunun yerine, farklı yaklaşımları tercih eden şirketlerin web sayfalarının adreslerini yazının sonuna ekledim. Zero Density firmasının önerdiği sistemin ayrıntısını bulamadım, bu yüzden yazıda bahsetmedim. Yazı için seçtiğim kare, Bayramiç'in bir köyünden. Bence ekrandan ne kadar uzak dursanız sizler için o kadar iyi. Bu teknolojilerin tümünün tek amacı sizleri daha uzun süreler ekran başında tutmak. Bu yazılarla ben de, istemeden de olsa, bu amaca hizmet etmiş oluyorum belki. Neyse, buyurum kamera takibi konusuna...

Kamera takibi sanal görüntülerin gerçek görüntülerle birleştirilmesi için olmazsa olmaz bir teknoloji. Yazıya devam etmeden, kamera takibinin sadece sanal gerçeklikte (virtual reality : VR) değil aynı zamanda arttırılmış gerçeklik (augmented reality : AR) uygulamalarında da kullanıldığını belirteyim. 

Kamera takibi denildiğinde aklınıza ne geliyor? Kameranın x, y ve z eksenlerindeki konumu değil mi? Sizin de tahmin ettiğiniz gibi kamera takibinin özü, kameranın uzaydaki fiziksel konumunun bilinmesi aslında. Ancak tek başına bu bilgi yayıncılık için yeterli değil. Çünkü kameraların objektifleri (lens diye de dilimizde kullanılıyor) farklı özelliklere sahiptir ve bu farklı özellikteki lenslerin görüntüye etkileri de farklı olmaktadır. Tam da bu sebeple kameraların x,y ve z konumlarının yanı sıra objektiflerin özelliklerine göre oluşturulmuş bir dönüşüm tablosu ve yakınlaştırma özelliğinin ne kadar kullanıldığı bilgisi de kamera takibi sistemlerinde kaydedilir.

Kameraların konumlarını bulmak için farklı teknikler kullanılıyor. Kimi uygulamalarda stüdyonun tepesine yerleştirilmiş özel amaçlı kameralarla, takibi yapılacak kameraların fiziksel konumları hesaplanıyor. Bu amaçla takibi yapılan kameranın üzerinde belirli bir biçemde (format) yayın yapan LED vericiler yerleştiriliyor. Stüdyonun tepesindeki kameralar bu LED vericilerin yayınladığı veriyi kullanarak kameranın konumunu hesaplıyor. Bu sistemde sunucuların (talent deniliyor) da konumları bulunabiliyor. Böylelikle sanal grafiklerin önüne ve arkasına geçip sanal dünyanın inandırıcılığı arttırılabiliyor. 

Bir başka yaygın kullanılan yaklaşımda ise stüdyonun tepesine yansıtma özelliğine sahip yıldızlar yapıştırılıyor. Tıpkı haritacılık dünyasında olduğu gibi fiziksel konumları belli yıldızlara bakarak kameraların üzerlerindeki yön bulma aparatları konum hesabı yapıyor. Her iki tekniğin kendisine göre avantajları ve sorunları bulunuyor. Uygulamaya ve stüdyonun konumuna göre bir seçim yapmak en doğrusu. 

Yazı dizisi ve aslında teknik etiketli yazılarım bir sonraki bölüm ile sonlanacak. Bu süreçte yorumlarıyla, epostalarıyla beni cesaretlendiren herkese şükranlarımı sunuyorum. İyi ki varsınız. 

Kamera takibi konusunda çalışan şirketlerin bir bölümü:

NCAM https://www.ncam-tech.com/about/

STYPE https://stype.tv/

TRAXIS - Zero Density https://traxis.ai/frustum/

Mo - Sys https://www.mo-sys.com/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IPTV World Forum ardından, gözlemler

Etkinliğin teknik değerlendirmesini önümüzdeki haftaya bıraktım gerçi. Ancak, haftaya kadar bekleyemeyenler için kısa kısa gözlemlerimi aktarayım. Ayrıntılı değerlendirmeler gelecek merak etmeyin... Türk Telekom, yaklaşık 5 yıl önce başladığı IPTV projesinde sona gelmiş. TTNet şirketi üzerinden IPTivibu (TTNet CEO'sunun sunumunda, ki konferansın tümü simultane tercüme falan yapılmadan sadece İngilizce'ydi, bu ismin İngilizce'de that is IPTV anlamına geldiğini söyleyince fark ettim IP tivi işte bu anlamında bir kısaltma olduğunu :) adlı hizmeti sunmaya 2 hafta önce başadıklarını duyurdular. Konferansta soft launch (yumuşak duyuru ?) olarak yapılan duyuru ile hizmetin başlatıldığı söylense bile henüz web sayfasında bu konuyla ilgili bilgilere ulaşılamıyor.  IPTivibu hizmeti için en az 8 MBit/saniye hızında TTNet internet aboneliği gerekiyormuş. Şimdilik 101 kanal, ki bunların içerisinde HD olanları da olacakmış. Etkileşimli hizmetler, flick uygulaması falan da sunula

IPTV World Forum Eastern Europe bu yıl İstanbul'da.

Konu ile ilgililerin merakla beklediği etkinlik ilk kez ülkemizde gerçekleştirilecek. Mövenpick Hotel, İstanbul'da 12-13 Ekim (yani haftaya salı-çarşamba) günlerinde toplam 9 oturumda önemli konuşmacıların yer alacağı IPTV World Forum Eastern Europe ile ilgili ayrıntıları web sayfasında bulabilirsiniz. Etkinliğe katılım ücretli. Ücretler epey yüksek. 5 Ekim'den önce kayıt yaptırmışsanız, ki bu iletiyi yazdığım tarih düşünülünce artık çok geç :), 1499 € ödemeniz gerekiyor. Bugün kayıt yaptırırsanız ise 1799 € ödeyeceksiniz. Ancak Free Operator Pass adlı bir seçeneğiniz daha var. Free Attendance For Service Providers olarak ayrıntılandırılan bu seçeneğin tam olarak kimleri kapsadığını çözemedim. Eğer IPTV hizmet sağlayıcılar kastediliyorsa Türk Telekom, TTNet, Superonline gibi şirket çalışanları kapsanmış oluyor. İşin doğrusu kendimi de o kategoriye sokup kayıt yaptırdım :) Ancak kaydımın geçerli sayılıp sayılmadığı belli değil henüz. Neyse, fırsat bulursanız önemli bir etkinlik

IPTV World Forum Eastern Europe etkinliğine katılacağım

Etkinliğe ilişkin bilgileri daha önce paylaşmıştım. Yarın, bir günlüğüne İstanbul'a giderek etkinliğin Salı günü olan bölümüne katılacağım. Benim açımdan bir çok ilke sahne olacak bu katılım. Kızlarımın doğumundan bu yana onlarsız ilk kez şehir dışına çıkıyor olacağım. İlk kez bu kadar uzun süre onlardan ayrı olacağım. İlk kez şehir dışındaki bir etkinliğe (mesleğim ve işim ile ilgili olmasına karşın) katılmak için tüm masraflarını cebimden karşılayıp, senelik izin kullanıyor olacağım. Neyseki katılım ücreti konusunda organizatörler kolaylık sağladılar. Ücretsiz katılım hakkı sundular.  Neyse, önemli olduğunu düşündüğüm bu etkinliğe ilişkin gözlemlerimi, bir gazeteci dikkati ile, not alıp blogumda paylaşacağım. O güne kadar sağlıcakla kalın...