Ana içeriğe atla

Kayıtlar

paul auster etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Dünyaya Yeni Gelen Okurlar İçin / Barış Bıçakçı

Kimi bir kaç cümlelik kimi bir kaç sayfalık anılarla dolu öykücükler ve tümünü bağlayan farklı bir kurgu. Barış Bıçakçı'nın son novellasını severek okudum.  Okuma heyecanını bozmadan, konusundan kısaca bahsetmek istiyorum. Halis Bey, emekli elektrik mühendisi. Ayşe ise başarılı bulunan bir öykü kitabı yayınlamış bir peyzaj mimarı ve tercüme yaparak hayatını kazanıyor. Tercüme bürosunda rastlaşıyorlar ve Halis Bey Ayşe'den anılarını öyküleştirmesini istiyor, ücreti karşılığında. Novella, Halis Bey'in anıları ve Ayşe'nin hayatını anlatan bölümlerle kurulmuş. Novellada yer alan bölümlerin her biri ayrı öyküler haline getirilebilecek derinlikte.  Ayşe'nin hayatına dair bölümlerde ülkenin gündemine dair göndermeler de yer alıyor.  Daha önce okuduğum eserlerinde olduğu gibi bolca Ankara var arka planda. Hatta Garson başlıklı bölümde Ankara başrolde. İstanbullular deniz yok, fazla gri dese de Ankara, Ankara'da yaşamaya alışmışlar için kendine has özellikleri ve güzelli...

Yanılsamalar Kitabı / Paul Auster

Yanılsama... Paul Auster'den okuduğum ikinci roman Yanılsamalar Kitabı oldu. Can Yayınları'ndan İlknur Özdemir çevirisi ile yayınlanmıştı okuduğum baskısı. Auster'in ülkemizde seveni çok. Eserlerinin büyük çoğunluğu, belki de tümü, dilimize çevrilmiş. Can Yayınları'nın internet sayfasında Yanılsamalar Kitabı'nın 24. baskısının tükendiği bilgisi yer alıyor. Benim okuduğum 7. baskıydı.  300'ün biraz üzerindeydi sayfa sayısı. En fazla bir hafta sürer diye başlamıştım. Öyle olmadı. Bir aya yakın sürdü romanı bitirmem. Merak uyandırıcı bir başlangıcı vardı. Romanın baş kahramanı/anlatıcısı, ailesini trajik bir uçak kazasında kaybetmiş ve kaderin cilvesiyle bu kaza sonrası büyük bir servete kavuşmuş, kederli ve zengin profesörün bir gece televizyonda sessiz filme gülmesi ile olaylar başlıyor. Televizyonda izlediği bu sessiz filmin yönetmeni ve oyuncusunu araştırmak, onun hakkında bir kitap yazmak profesörü hayata bağlayan ip haline geliyor. Sessiz sinemanın bu sessiz...

Köşeye Kıstırmak / Paul Auster

Kütüphaneyi karıştırırken görüp, okumaya başlayınca elimden bırakamadığım bir polisiye Köşeye Kıstırmak. Paul Auster denildiğinde akla ilk gelenler arasında yer almıyor bu roman. 1978 yılında yayınlanmış. O dönem, yayınlatmak kolay olmamış, kitabın arka kapağında yazılanlara göre. Aradan geçen seneler ve Auster'in artan ünü sonucu, eski çalışmaları yeniden basılınca, Can Yayınları Seçkin Selvi'nin çevirisi ile bizlerle buluşturmuş. Benim okuduğum 2004 yılındaki üçüncü baskısıydı. Can Yayınları'ndaki ilk baskısı 2000 yılında yapılmış. Kitap, her ne kadar arka kapağında sıradışı bir polisiye denilse de, Amerikan dedektiflik hikâyelerindeki tüm klişelere sahip, mısır patlağı gibi bir çalışma. Edebiyat ile daha farklı bir boyutta ilgilenenler için belki bir anlamı olur, Auster'in bu ilk dönem eserini okumak. Benim gibi sadece okuyucu olanlar için ise yaz tatili şezlong kitabı önerisi olarak not edilebilir. Yukarıdaki paragrafı üç gün önce yazdım. Aradan geçen üç gün i...