“Kadıköy Sevgilim” – Ahmet Erol’un Eserinde Kayıp Zamanlar 2024’ün ilk ayında bitirdiğim beşinci romanım oldu “Kadıköy Sevgilim” . Ahmet Erol’dan okuduğum ilk eser. 2004 yılından beri bitirdiğim neredeyse tüm kitaplarla ilgili notlarımı blogumda paylaşıyorum, ancak bu romanla ilgili yazıp yazmamak konusunda çok kararsız kaldım. Günler süren gidip gelmelerin sonunda, işte karşınızda bu yazı! Kitap Hakkında Genel Bilgiler Epsilon Yayınları tarafından Haziran 2021’de yayımlanan ve 195 sayfalık bu eser, okuyucusuna içeriğin tamamen hayal ürünü olduğunu belirten bir notla başlıyor. İçerik hakkında detaylara girmeden önce, size birkaç bilgi vereyim. Ömrümün önemli bir kısmını Ankara’da, bir yılını ise Paris’te geçirmiş birisi olarak, Gençlik Parkı’ndaki havuza göl denildiğine ilk kez tanıklık ettiğimi, Ankara Adliyesi’nin yapımının 1978’de başladığını ve Paris’in merkezine 45-50 dakika mesafede balıkçı köyü olmadığını eklemek istiyorum. Bu bilgilerin romanla ne ilgisi olduğunu ...
ve beklenen gerçekleşti...Ankara'nın Sakarya caddesine açılan Bayındır sokakta yer alan Göksu, gönüllere taht kurdu. Gerek servisi, gerek yemeklerin lezzeti vazgeçilmezler arasına girdi. Mekanın Kızılay'ın göbeğindeki Sakarya caddesinde olması, kimilerini üzüyordu. Özellikle Kızılay'a hiç inmeyenler, kalabalığı sevmeyenler yukarılarda bir Göksu hayali kuruyordu. Uzun sürdü inşaat. Nenehatun caddesi ile Tahran caddesinin kesiştiği köşede yer alan binanın inşaatının neden bu kadar sürdüğünü pek anlamamıştım, düne kadar. Dışarıdan 4-5 kat görünen bina toplamda 10 katlıymış. Üstte 3 kat içkili restaurant (ki bu bölüm henüz açılmamış), girişte bekleme salonu ve bar-kütüphane, girişin altında işkembe ve kebapçı (ki bu bölüm hizmet vermeye başladı), işkembecinin altı tam kat mutfakmış, onun altında garaj-çamaşırhane ve en altta iki kat konferans salonu olarak düzenlenmiş öğrendiğime göre. İlk ziyaretime ait fotografları (binanın dıştan çekilmiş bir görüntüsü ve iştah açıcı) beğe...