Oyku7.blogspot.com adresli blog sayfasında kısa öyküler yayınlamaya başladım. Aslında öykü serisi demek daha doğru olur belki. Her hafta pazar günü saat 10'da yayınlanan ilk öykü ile başlayan ve hafta boyu her gün saat 10'da yayınlanan bölümleri ile süren, 7 günlük seriler. Serilerin özelliği, birbirine yakın yerlerde ya da konseptlerde çektiğim fotoğraflara eşlik etmeleri. Şimdiye kadar iki seri öykü yayınladım. Toplamda 14 öykü ediyor. Yarından itibaren yeni seri başlıyor, siz kıymetli okuyucularım için bir ön bilgi olsun, bu serinin adı Kadıköy. Bugün Kadıköy'ün çeşitli yerlerinde çektiğim 7 fotoğraf eşliğinde yedi kısa öykü yer alacak, yarından itibaren 7 gün boyunca, saat 10'da oyku7.blogspot.com adresli blog sayfasında. Öykülerdeki karakterler, anlattıkları, olay örgüsü vb. tamamen kurgu. Gerçek hayattaki kişi ve olaylarla bağlantısı tesadüften ibaret. İlginizi çekerse aynı öyküler ve fotoğraflar oyku7.blogspot adresli Instagram hesabında da yayınlanıyor...


Geçen gün 100. yazı üzerine gelen tebriklere yanıtımda bir çok kişiye teşekkür etmiştim. Sevgili Zeytin Bey'e de teşekkür etmiştim. Ancak, çevrede beyimizi tanıyanlar bu teşekkürün yetersiz olduğunu belirttiler. Sayın Zeytin'in ayrı bir yazıya konu olacak derecede önemli bir şahsiyet olduğu gerçeğini bir tokat (!) gibi yüzüme vurdu. Bu sarsıcı uyarı, silkinip kendime gelmemi sağladı. Bu uyanış sonucu yazımı, biraz gecikmeli de olsa buraya koyacağım...
Yazıma sevgili Zeytin'in fotografı ile başlıyorum. Aa çok pardon büyük bir hata oldu. Sol üstte görülen şapkalı resim sevgili Zeytin Bey'e ait değil. Zeytin'in çok sevdiği (!) bir çok şey öğrendiği (dayak nasıl yenir gibi) abisi Fındık Efendi'ye ait fotograf yanlışlıkla karışmış yazıya. Hay Allah. Neyse, işte gerçek fotograf. Yazının sağında. Zeytin Bey'e ilişkin detaylı açıklamaları ilerleyen günlerde bulabilirsiniz. Bunu yazı dizisi haline getirmekteki tek amacım sayfamın ziyaretini devamlı kılmak elbette. Anlayacağınız arkası yarın...
Yazıma sevgili Zeytin'in fotografı ile başlıyorum. Aa çok pardon büyük bir hata oldu. Sol üstte görülen şapkalı resim sevgili Zeytin Bey'e ait değil. Zeytin'in çok sevdiği (!) bir çok şey öğrendiği (dayak nasıl yenir gibi) abisi Fındık Efendi'ye ait fotograf yanlışlıkla karışmış yazıya. Hay Allah. Neyse, işte gerçek fotograf. Yazının sağında. Zeytin Bey'e ilişkin detaylı açıklamaları ilerleyen günlerde bulabilirsiniz. Bunu yazı dizisi haline getirmekteki tek amacım sayfamın ziyaretini devamlı kılmak elbette. Anlayacağınız arkası yarın...
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.