Ana içeriğe atla

Biberli, peynirli, mayasız ekmek

Başlıkta ekmek yazdığıma bakmayın, aslında ortaya çıkan lezzet için en doğru isim, ekmek benzeri olmalı. Lafı uzatmadan tarife geçeyim. Her zaman olduğu gibi, önce malzemeler:
  • 1,5 su bardağı un
  • 1 adet kırmızı biber (kapya da deniliyor)
  • 1 adet köy biberi
  • Sert beyaz peynir (miktarı size kalmış, ben 100 gr kadar kullandım, çok abartmamak lazım)
  • 1 adet yumurta
  • 1 paket Kabartma tozu 
  • Tuz ve su
Yapılışı çok kolay. Pişirme kısmı biraz zahmetli. Un, yumurta ve kabartma tozu ile tuzu karıştırıyoruz. Su ile karışımı seyreltirken unun topaklaşmasını önlemek için bol bol karıştırmaya devam ediyoruz. Kek hamurundan biraz daha akışkan bir karışım elde etmemiz gerekiyor. Bu arada kapya ve köy biberini küçük küçük doğruyoruz. Ne kadar küçük olurlarsa, karışım içerisinde o kadar homojen (her tarafında aynı) dağılıyorlar. Biber karışımı, kırmızı ve yeşilin uyumu ile güzel bir görüntü sunarken bunlara beyaz peyniri ekliyoruz. Peynir ve biberleri biraz un ile harmanlayıp hamurumuzla birleştiriyoruz. Artık pişirme safhasına geçebiliriz.
Fırın 180 derece sıcaklıkta. Baton bir kalıp kullandım. Sonrasındaki işlemler için baton kalıp en uygunu. Kabı önce yağlıyoruz ardından içerisine un koyup silkeliyoruz ve unun kabın her köşesinde bir tabaka oluşturmasını sağlıyoruz. Hamur karışımını kaba koyup fırında 35-40 dakika, üzeri kabuk tutana kadar pişiriyoruz. 
Fırından çıkarttığımızda, dışı kabuk bağlamış, içi ise yumuşak bir kek görünümünde oluyor. Bu aşamada, ekmeğimsimizi dilimlere ayırıyoruz. Fırın tepsisine koyduğumuz pişirme kağıdının üzerine bu dilimleri yerleştiriyoruz. Dilimlerin fazla kalın olmaması daha lezzetli sonuç veriyor. Dilimleri, yeniden fırına koyup, 15-20 dakika daha pişiriyoruz.
Sonuçta elde ettiğimiz, dilimlenmiş ekmeğin içine konulmuş peynir ve biber oluyor. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IPTV World Forum Eastern Europe bu yıl İstanbul'da.

Konu ile ilgililerin merakla beklediği etkinlik ilk kez ülkemizde gerçekleştirilecek. Mövenpick Hotel, İstanbul'da 12-13 Ekim (yani haftaya salı-çarşamba) günlerinde toplam 9 oturumda önemli konuşmacıların yer alacağı IPTV World Forum Eastern Europe ile ilgili ayrıntıları web sayfasında bulabilirsiniz. Etkinliğe katılım ücretli. Ücretler epey yüksek. 5 Ekim'den önce kayıt yaptırmışsanız, ki bu iletiyi yazdığım tarih düşünülünce artık çok geç :), 1499 € ödemeniz gerekiyor. Bugün kayıt yaptırırsanız ise 1799 € ödeyeceksiniz. Ancak Free Operator Pass adlı bir seçeneğiniz daha var. Free Attendance For Service Providers olarak ayrıntılandırılan bu seçeneğin tam olarak kimleri kapsadığını çözemedim. Eğer IPTV hizmet sağlayıcılar kastediliyorsa Türk Telekom, TTNet, Superonline gibi şirket çalışanları kapsanmış oluyor. İşin doğrusu kendimi de o kategoriye sokup kayıt yaptırdım :) Ancak kaydımın geçerli sayılıp sayılmadığı belli değil henüz. Neyse, fırsat bulursanız önemli bir etkinlik

IPTV World Forum ardından, gözlemler

Etkinliğin teknik değerlendirmesini önümüzdeki haftaya bıraktım gerçi. Ancak, haftaya kadar bekleyemeyenler için kısa kısa gözlemlerimi aktarayım. Ayrıntılı değerlendirmeler gelecek merak etmeyin... Türk Telekom, yaklaşık 5 yıl önce başladığı IPTV projesinde sona gelmiş. TTNet şirketi üzerinden IPTivibu (TTNet CEO'sunun sunumunda, ki konferansın tümü simultane tercüme falan yapılmadan sadece İngilizce'ydi, bu ismin İngilizce'de that is IPTV anlamına geldiğini söyleyince fark ettim IP tivi işte bu anlamında bir kısaltma olduğunu :) adlı hizmeti sunmaya 2 hafta önce başadıklarını duyurdular. Konferansta soft launch (yumuşak duyuru ?) olarak yapılan duyuru ile hizmetin başlatıldığı söylense bile henüz web sayfasında bu konuyla ilgili bilgilere ulaşılamıyor.  IPTivibu hizmeti için en az 8 MBit/saniye hızında TTNet internet aboneliği gerekiyormuş. Şimdilik 101 kanal, ki bunların içerisinde HD olanları da olacakmış. Etkileşimli hizmetler, flick uygulaması falan da sunula

IPTV World Forum Eastern Europe etkinliğine katılacağım

Etkinliğe ilişkin bilgileri daha önce paylaşmıştım. Yarın, bir günlüğüne İstanbul'a giderek etkinliğin Salı günü olan bölümüne katılacağım. Benim açımdan bir çok ilke sahne olacak bu katılım. Kızlarımın doğumundan bu yana onlarsız ilk kez şehir dışına çıkıyor olacağım. İlk kez bu kadar uzun süre onlardan ayrı olacağım. İlk kez şehir dışındaki bir etkinliğe (mesleğim ve işim ile ilgili olmasına karşın) katılmak için tüm masraflarını cebimden karşılayıp, senelik izin kullanıyor olacağım. Neyseki katılım ücreti konusunda organizatörler kolaylık sağladılar. Ücretsiz katılım hakkı sundular.  Neyse, önemli olduğunu düşündüğüm bu etkinliğe ilişkin gözlemlerimi, bir gazeteci dikkati ile, not alıp blogumda paylaşacağım. O güne kadar sağlıcakla kalın...