Ayfer Tunç külliyatını okumaya devam ediyorum ve bu sefer romanlarının ardından ilk kez bir öykü kitabı okuma fırsatım oldu: Kırmızı Azap. Farklı senelerde yazılmış dokuz öyküden oluşan bu kitap, her bir öyküsüyle derin bir etki bıraktı.
En Sevdiğim Öykü: Kırmızı Azap
Kitabın adını taşıyan "Kırmızı Azap" öyküsü, beni en çok etkileyen ve en sevdiğim öykü oldu. Bu öykü, yazılmamış eserlerin potansiyel kahramanlarının, yazarın beyin kıvrımlarındaki macerasını anlatıyor. Ayfer Tunç, öyküde karakter yaratma sürecini ustaca ele almış ve okuyucuya yazarın içsel dünyasına dair derin bir bakış sunmuş.
Kederin Hakimiyeti: Karakterlerin Derin Dünyası
Kitap boyunca hissettiğim en yoğun duygu, karakterlerin içsel kederleri oldu. Anlattıkları olaylar, yaşadıkları hayal kırıklıkları ve kullanılan dil, her sayfada bu kederi hissettirdi. Tunç’un öykülerindeki dilin gücü, okuyucuyu derinden etkiliyor ve kederin farklı yüzlerini gösteriyor.
Kırmızı Azap, 2014 yılında ilk baskısını yapmış, 152 sayfa uzunluğunda bir eser. Benim okuduğum ise Eylül 2022 tarihli 8. baskıydı. Ayfer Tunç’un öyküleri, dilin ustaca kullanımı ve karakterlerin derinliğiyle, sadece okurken değil, okuduktan sonra da okurda iz bırakıyor.
Senin en sevdiğin Ayfer Tunç eseri hangisi? Yorumlarını bekliyorum. ✎ᝰ.📓🗒 ˎˊ˗
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorumlarınız denetimimden geçtikten sonra yayınlanacak. Beğenmediklerinizi hakaret içermeyen şekilde ifade edin lütfen.