Uluslararası ilişkiler çalışmalarında farklı teoriler görülür. Tarihsel süreç açısından incelendiğinde dönem dönem öne çıkan teoriler olsa bile, geri planda kalan teorilerin de yok olmadığı, olayları açıklamadaki eksikliklerinin giderilerek yeniden ortaya çıktığı söylenebilir. Bu bağlamda birbiriyle mücadele içindeki teorilerden bahsedilebilir. Uluslararası ilişkilerde öne çıkan teoriler incelendiğinde ilk ele alınan idealizm olmaktadır. Birinci Dünya Savaşı’nın yıkıcı etkilerinin görülmesi üzerine yeni savaşların engellenmesi, barış içerisinde ortak çıkarların en çoklaştırılmasının sağlanabileceği düşünülmüştür. İdealistler, bireylerin rasyonelliğini vurgulayarak hukuka saygı, ortaklaşa güvenlik, ortak hukuk yapılarının oluşturulması yoluyla ülkelerin, müzakere ederek sorunlarını çözebileceğini ileri sürülmüştür. Uluslar üstü bir yapı olarak Milletler Cemiyeti’nin, olası anlaşmazlıkların giderilmesinde yeterli olacağı düşüncesi hâkimdir. Milletler Cemiyeti’nin uluslararası sorunla...
Elektronik imza sempozyumu vardı geçtiğimiz hafta Ankara'da. Gazi Üniversitesi ile Telekomünikasyon Kurumu (TK) ortaklaşa düzenlemişler sempozyumu. Birbirinden ilginç deneyimler paylaşıldı iki gün boyunca. Görünen o ki e-imza ile ilgili temel sorun ne teknik, ne yasal. Sorun biraz yumurta tavuk sarmalı gibi. Yani uygulama olmadığı için e-imza almıyor kimse, e-imza yaygın olmadığı için uygulamalar yaygınlaşmıyor (özellikle bankacılık ve finans sektöründe). Bu sarmal nasıl kırılır? Bir başlangıç uygulaması bulmak gerekiyor. Sempozyumda dile getirilmeyen bir ilginç fırsat DVB-T ile birlikte satın alınması gerekecek Set Üstü Kutularla akıllı kartların okunabilecek olduğu gerçeği. Eğer doğru kutular ve konfigürasyon seçimi yapılırsa ve e-devlet uygulamalarının bir kısmı DVB-T platformuna taşınırsa beklenmedik bir hızla e-imzanın yaygınlaşması sağlanabilir. Bu konuda İtalya örneğinin iyi incelenmesi gerekiyor.