Ana içeriğe atla

Kayıtlar

rds aramasıyla eşleşen yayınlar gösteriliyor

EBU radyo günlerinin ardından

13 Şubat 2014 tarihinde Avrupa Yayın Birliği'nin Cenevre'deki merkezinde Radyo Günleri adlı bir etkinlik düzenlendi. Yazının başlığına bakarak, sadeceozgur demek ki etkinliği izledi , diye düşünmeyin. 1998 yılından bu yana bulunduğum radyo televizyon dünyasında henüz ne EBU'ya, ne ABU'ya ne IBC'ye ne de NAB'e gitme şansı bulamadım. Daha yaşım genç (!), hayat uzun. Bir gün elbette deyip konuya geri dönelim: Yine Yeni Yeniden RADYO! Slogan bana ait. Gerçekten yine ve gerçekten yeni ve son olarak, yeniden RADYO. Yeni radyo çünkü; Uzun yıllardır süren FM radyo yayıncılığında değişiklik olanakları var: RadioDNS , radyonun tek yönlü yapısını değiştirmeye aday. Özel alıcılar ile evimizde ya da akıllı telefona indirilecek bir uygulama ile hep yanımızda taşıyabileceğimiz RadioDNS yayını sayesinde, dinlediğimiz radyo ile birlikte basit video klipleri, etiketleme, favorilere ekleme gibi yenilikler yaşayabileceğiz. DAB+ ile birlikte çok daha yüksek ses kalitesi

Yeni Radyo Teknolojileri başlıklar...

28 Mayıs'a kadar böyle devam edeceğim. Sunumda ayrıntılarını anlatacağım konulara ilişkin kısa tanıtımlar yapacağım. Bu yazıda sunumun ilk bölümünün reklamı var: Yeni Radyo Teknolojileri. Bu sunumu hazırlarken bir kez daha acı ile fark ettim ki ülkemizde medya alanında, teknolojiyi takip açısından bakıldığında, en geri kalan radyo olmuş. Oysa, ticari anlamda dünyada ilk radyo yayınının yapılması ile ülkemizdeki ilk radyo yayını arasında geçen süre, televizyon ile kıyaslandığında çok daha kısadır. Buna karşın sunumda bahsedeceğim yeni radyo teknolojileri arasında bir tek Digital Radio Broadcasting (DAB) yayını, bir dönem Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu tarafından deneme yayını olarak sürdürüldü. Yeni radyo teknolojileri olarak bakıldığında ilk göze çarpanlar Avrupa merkezli Digital Audio Broadcasting (DAB) ve Amerika merkezli HD Radio radyo dünyasının öne çıkan yenilikleri. Her ikisinde de yayın gene vericiler aracılığıyla yapılıyor. Elbette bildiğimiz FM vericileri değil. DAB ve

Bir kez daha Yayıncılık konulu seminer.... Bu çarşamba EMO Ankara Şubesi'nde

İlk semineri hangi yılda verdiğimi tam hatırlamıyorum, ancak nereden baksanız 15 yıl olmuştur. Bir kez daha, bu gireceğimiz haftanın ilk çarşamba günü, radyo ve televizyon konulu seminer vereceğim kısmet olursa.  Elektrik Mühendisleri Odası Ankara Şubesi'nde MİSEM kapsamındaki MÜGE eğitimlerinden birisi olarak düzenlenecek etkinlikte iki, iki buçuk saat boyunca hem günlük hayatta herkesin ilgisini çeken konulardan hem de yayıncılık sektörü çalışanlarının ilgileneceği konulardan bahsetmeye çalışacağım. OTT, IPTV, Ultra HD TV, TA/TP/ PTY ya da RDS uygulamaları, sayısal radyo, sayısal karasal televizyon, SDI'dan IP'ye geçiş.... Etkinliğe katılamazsanız EMO Ankara Şubesi, internete video kaydını koyacak. Oradan da izleyebilirsiniz.  Vaktiniz olursa sizleri de beklerim. EMO'nun sayfasında kayıt için bir bağlantı var. 

Ay Çöreği tarifi

Seneler önce gene bu blog acaba neden okunmuyor diye dertlenirken bir arkadaş demişti: "yemek tarifinin altında kitap notu, onun altında ise RDS ile ilgili teknik bir yazı olursa düzenli okuyucun olmaz elbette" diye. O zaman da demiştim, hâlâ aynı fikrimde ısrarcıyım: mal bu, okuyan okusun, okumayanın canı sağolsun. Bu kısa ve muhtemelen gereksiz girişin ardından gelelim tarife.  Öncelikle neden rengin nedenini anlatayım: Evde normal un kalmamış, çavdar unu ile yaptım. Bu yüzden renk koyu. Ancak siz sevgili / kıymetli okurlarıma söz, ilk fırsatta normal un ile yeniden yapacağım bu tarifimi... Pastanelerin en sevdiğim lezzetidir ay çöreği. Her yediğimde aklıma gelen, ancak sonra unuttuğum bir şeydi: evde ay çöreği yapmak. Geçtiğimiz günlerde 2 kilogram kuru üzüm gelince, denemek için fırsat doğmuş oldu. O zaman buyurun tarife. önce kek pişmeli, onu iç malzemesi yapacağız Ay çöreği iki aşamalı bir lezzet. Aslında yediğinizde siz de fark etmişsinizdir, içi ve dış

DAB mı DRM mi yoksa sayısal radyo mu?

Kimileri kısaltmalara bayılır. Kısaltmalarla, hele bunların İngilizce telaffuzlarıyla konuştukça, daha bilgili göründüğünü düşünür. İşin acısı, kendisini dinleyenler de aynı fikirdedir. Di Ey Bi mi Di Ar Em mi demek yerine sayısal radyoda hangi standart seçilmeli sorusunu sorduğunuzda aynı karşılığı alamazsınız ülkemizde. İlla, Di Ey Bi Pılas demeniz gerekir öncelikle.  Bu, büyük olasılıkla gereksiz girişin ardından gelelim konumuza. Konumuz radyoda, özellikle İstanbul ve Ankara'da artık dinlenemez hale gelmiş FM bandının alternatifleri; sayısallaştırılmış FM ya da herkesin aşina olacağı ifadesiyle dinlenebilir, kaliteli, cızırtısız radyo... İşin teknik ayrıntılarına girmeyeceğim. Biliyorum ki teknik ayrıntılarla dolu yazılar, blogumun okuyucu kitlesi için gereksiz. Bu arada, bu yazının  daha teknik ayrıntı içeren bir sürümünü bir kaç güne kadar TVTechTR.blogspot.com adresli İngilizce blogumda yayınlayacağım. Orada parametrelerden, multistandard chipset'ten falan d

Otobüs yolculuğu ve sayısal radyo

Bir yandan Strazburg'da geçen keyifli bir Fransız filmi izliyorum, bir yandan blog yazıyorum. Otobü s yolculuğunu seviyorum. Her bindiğimde biraz daha gelişmiş buluyorum hizmeti. Bu yazıda, iki kez niyetlenip bir türlü yazamadığım iTVF etkinliğinin ikinci gününü anlatmayı istiyorum. İkinci günün sabahı desem daha doğru aslında. Sayısal radyo ile ilgili çok önemli bir oturuma ev sahipliği yaptı etkinlik.  WorldDMB, dünyada sayısal radyonun yaygınlaşmasını sağlamak için çalışan kar amacı gütmeyen bir organizasyon. 21 haziran tarihli etkinlikte WorldDMB'nin başkanlığını da yürüten Norveç'li bir misafirimiz vardı. WorldDMB'nin başkan düzeyinde temsil edilmesi anlamlıdır. Bu düzeyde temsil her yerde gerçekleşmez. Ülkemizde sayısal radyoya ilişkin henüz bir çalışma olmaması belki bu düzeyde temsili olanaklı kılmıştır. Gerçekten de sayısal televizyon gibi sayısal radyo da Avrupa'nın bir çok ülkede çoktan kullanımda. DAB, Avrupa'nın büyük bölümünde yayında. Bu konu