Kimi bir kaç cümlelik kimi bir kaç sayfalık anılarla dolu öykücükler ve tümünü bağlayan farklı bir kurgu. Barış Bıçakçı'nın son novellasını severek okudum. Okuma heyecanını bozmadan, konusundan kısaca bahsetmek istiyorum. Halis Bey, emekli elektrik mühendisi. Ayşe ise başarılı bulunan bir öykü kitabı yayınlamış bir peyzaj mimarı ve tercüme yaparak hayatını kazanıyor. Tercüme bürosunda rastlaşıyorlar ve Halis Bey Ayşe'den anılarını öyküleştirmesini istiyor, ücreti karşılığında. Novella, Halis Bey'in anıları ve Ayşe'nin hayatını anlatan bölümlerle kurulmuş. Novellada yer alan bölümlerin her biri ayrı öyküler haline getirilebilecek derinlikte. Ayşe'nin hayatına dair bölümlerde ülkenin gündemine dair göndermeler de yer alıyor. Daha önce okuduğum eserlerinde olduğu gibi bolca Ankara var arka planda. Hatta Garson başlıklı bölümde Ankara başrolde. İstanbullular deniz yok, fazla gri dese de Ankara, Ankara'da yaşamaya alışmışlar için kendine has özellikleri ve güzelli...
Şili'den Tayvan'a farklı coğrafyalarda farklı ülkelere gitme olanağı buldum hayatım boyunca. Estonya, gittiğim diğer ülkelerden farklı özellikler taşıyor. Talin'de çektiğim fotograflar eşliğinde yazayım bunları:
İlk kez bizimle aynı saat diliminde yaşayan ülkedeyim. Estonya'nın başkenti Talin'e salı, perşembe ve cumartesi günleri İstanbul'dan Türk Hava Yolları sefer düzenliyor. İstanbul Talin gidiş dönüş biletini 600 TL'ye aldım. Ankara bağlantı uçuşları için ise 400 TL ödedim. Bu işte bir yanlışlık olmalı ama ne yazık ki rakamlar doğru. İstanbul Talin arası üç saat on dakika kadar sürüyor.
İlk kez dünyanın bu kadar kuzeyindeyim. Talin'in gurur duyduğu eski kent meydanı, birbirine açılan taş döşeli daracık sokaklar ve binalar arasındaki geçişlerle dolu. Aslında küçük bir bölge. Dolaşması fazla zaman almıyor. Benzerlerini savaşlarda zarar görmemiş Avrupa kentlerinde görebileceğiniz böylesi alanların bu kadar öne çıkartılması pazarlama mucizesinden başka bir şey değil bence.
İlk kez gittiğim bir ülkede, neredeyse kentin tamamında ücretsiz / şifresiz wifi bağlantısı var. Dünyada kağıtsız devlete geçen ilk ülkeymiş Estonya. Sovyetler Birliği döneminde bilgi teknolojileri konusunda yapılan yatırımların semeresini görüyor. Skype'ın başkenti aynı zamanda. Otobüslerde e-bilet uygulaması da var mesela. İlk gün gözlemlerime göre yaşlı bir nüfusu var oysa. Belki gözlemim hatalı, belki yaşlıları da yeni teknolojilere uyum sağlamış.
İlk kez yurtdışında katıldığım bir etkinlikte sunum yapacağım. Eğer son dakikada bir terslik yaşanmazsa, yarın tam da bu saatlerde Türkiye'de sayısal karasal televizyon yayıncılığı konulu bir sunum yapacağım. Estonya'nın önemli şirketlerinden Levira'nın düzenlediği sayısal yayıncılık konferansının konuşmacıları arasında yer alıyorum. Zaten bu Baltık ülkesinde bulunma sebebim de bu. Sunumda anlatacaklarımı ilerleyen günlerde blogumda paylaşacağım. İlk kez bu kadar az nüfusun yaşadığı bir ülkedeyim. Toplam nüfusu bir buçuk milyon civarında Estonya'da. Nüfusunun üçte birine yakını ise, benim de bir kaç gün misafir olduğum, başkent Talin'de.
İlk kez eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği üyesi bir ülkedeyim. 20 Ağustos, yani dün, Estonya'nın bağımsızlık günü olarak kutlanıyor. Havaalanından otele dönerken genç taksi sürücüsüne, bağımsızlık gününüz kutlu olsun dedim. Benim bağımsızlık günüm değil, ben Rusum dedi. Anlayacağınız baltayı taşa vurmuş oldum. Türkçe konuşuyor olsaydık, hayırlısı olsun derdim.
İlklerin tümü bu kadar sanırım. 40'a bir kala, halen böylesi ilkleri yaşamak güzel. Fotograflara pek açıklama yazmıyorum, gerek olmadığımı düşündüğümden. Gördüğünüz gibi dar sokaklar. Aslında daha kalitelililerini de çektim makinemle. Ancak ara kablosunu getirmeyince onları dönüşte aktaracağım. Bu gördükleriniz telefon ile çektiklerim.
Talin, Helsinki'nin karşı kıyısında. Deniz yolu yoğun olarak kullanılıyor. Stokholm, Riga ve Helsinki'ye düzenli seferler var. Hatta Almanya'nın kuzey kentlerine de galiba deniz yoluyla gidilebiliniyor. Ayrıca St. Petersburg'a tren ve otobüs ile ulaşmak olanaklı.
Farklı bir deneyim olmuş İş içinde olsa gidip, güzel şehri keşfetmek güzel bir duygu olmalı.
YanıtlaSilöyle oldu Özer hocam,
YanıtlaSilTalin'e gidiş dönüş 600 TL, İstanbul'dan. Ucuz hostellerde konaklarsanız keyifli bir gezi olabilir.