Ana içeriğe atla

Kayıtlar

D-Smart ve TV sektöründeki gelişmeler

Televizyon sektöründe yaşanan gelişmeleri vakit buldukça yazmaya çalışıyorum. Doğan Grubu'nun D-SMART adıyla tanıttığı, platform işletmeciliği olarak adlandırabileceğimiz hizmetine ilişkin ilk ipuçlarını, Hürriyet Gazetesi'ndeki haberi referans göstererek, 3 Haziran 2006'da sayfamda duyurmuştum. Televizyon yayınını uydu üzerinden izleyen, tahmini bir sayıyla 7 milyon civarındaki, haneler için heyecan verici bir gelişme. Ülkemizde televizyon yayınlarını almak için 3 farklı ortamdan söz edilebilir. Bunlar, Karasal yayın (analog ve yakında sayısal) Uydu (sayısal) Kablo (analog ve yakında sayısal) Bu üç ortama ek olarak geniş bant TV (IPTV=Internet Protocol Television) ve mobil TV seçeneklerinin de var olduğunu ancak, ülkemizde şu an için yaygın kullanımda olmadıklarını hatırlatayım. Kimi Avrupa ülkelerinde ve ABD'de, bu ortamlardan yapılan yayınlar mevcut. Yakın tarihlerde ülkemizde de örneklerini göreceğimizi düşünüyorum. Bu arada hemen belirtmekte yarar var, Mobiltürk

Güldeste, Uzun Havalardan Seçmeler

Sayfamda çok beğendiğim müzik albümlerine de yer veriyorum zaman zaman. Albümdeki tüm eserleri beğendiğim çok nadir oluyor. Bu nadir durumlardan birisi TRT'nin arşivinden derlediği Güldeste Uzun Havalardan Seçmeler adlı 3 CD'lik albüm. O kadar iyi bir derleme ve o kadar özenli bir çalışmaki şimdiye kadar kime dinlettiysem bir tane hediye etmek durumunda kaldım. Albümde kimler yok ki. Mükerrem Kemertaş'tan Neriman Tüfekçi'ye Nezahat Bayram'dan Turan Engin'e zevkle dinlediğimiz 33 sanatçı, gözlerimi yaşartıyor bu kez söyledikleri 42 dokunaklı türküyle. TRT Müzik Dairesi Başkanlığı Yayını olarak 2005 yılında çıkmış bu arşivlik derlemeyi edinmek için TRT'nin web sayfasındaki adresleri kullanabilirsiniz. TRT'nin diğer yayınlarına ulaşmak için ise kullanabilirsiniz.

5x2, Beş Kere İki

Evlilikte kadın erkek ilişkileri üzerine bir film 5x2. İki insanın (x2) beş (5) farklı durumdaki hikayesini anlatıyor. Kurgusunu ters yapmış yönetmen, François Ozon . İlişkinin sonunu görüyoruz önce. İşin ilginci, Alt Yazı dergisinin yönetmenle yapmış olduğu görüşme ile öğrendiğimize göre çekimi de sondan başlayarak yapmışlar. İlk yarısında (pek fazla bir şey olmasa da) söyleyeceği her şeyi söyleyen filmin ikinci yarısı gereksiz geldi. Gene de izlenebilecek bir film. Müzikler iyi. Ancak şarkıların sözlerini çevirmedikleri için orada saklı olduğunu öğrendiğimiz mesajları farkedemedik.

Nazım Hikmet 105 yaşında

15 Ocak 1902 doğumlu Türkçe'nin büyük şairi Nazım Hikmet RAN'ı saygıyla anıyorum. Büyük ustanın 1938'te yazdığı Bir Cezaevinde, Tecritteki Adamın Mektupları adlı şiirinden küçük bir bölüm aşağıda. Şiirin tamamına ve daha bir çok şiirine http://www.nazimhikmetran.com adresinden ulaşabilirsiniz. ... Bugün pazar. Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar. Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar benden uzak bu kadar mavi bu kadar geniş olduğuna şaşarak kımıldanmadan durdum. Sonra saygıyla toprağa oturdum, dayadım sırtımı duvara. Bu anda ne düşmek dalgalara, bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım. Toprak, güneş ve ben... Bahtiyarım...

Amerika'da Türk olmak, tekrar

TRT'nin ilgi ile izlenen yapımı Amerika'da Türk Olmak , yeniden yayınlanıyor. İlk gösterimlerini kaçıranlar için iyi bir fırsat. Tülin Sertöz imzalı, Amerika'ya çeşitli sebeplerle gitmiş yurttaşlarımızın beklentilerini, karşılaştıklarını kendine has diliyle anlatan yapımı bu kez kaçırmamanız için yayın saatlerini aşağıya yazdım. Bu bilgileri TRT'nin internet sayfasından edindim. Güncel bilgileri TRT sayfalarından izleyebilirsiniz. Amerika'da Türk Olmak 18.01.2007 04:30 / TRTINT 18.01.2007 20:00 / TRTTÜRK 20.01.2007 15:30 / TRTINT 20.01.2007 15:30 / TRTTÜRK Hazır elim değmişken TRT-Int'in Amerika'daki uydu parametrelerini de yazayım. En güncel bilgileri TRT'nin sayfasından bulabileceğinizi tekrar hatırlatayım. ABD VE KANADA UYDU ADI............. INTELSAT AMERICAS 5 FREKANS BANDI .....Ku BAND YAYIN TÜRÜ......... DIGITAL ANTEN ÇAPI .........76-120 cm UYDU POZİSYONU.. 263° Doğu ALIŞ FREKANSI...... 11,966 GHz POLARİZASYONU.... YATAY(H) SEMBOL ORANI.....

Buzda dans

Çocukluğumuzda abimle en büyük keyiflerimizden birisiydi buz dansını TRT ekranlarından izlemek. Heyecanla beklerdik 3'lü bilmem ne hareketi sırasında sporcu düşecek mi diye. Düşünce başta güler sonra üzülürdük. O zamanlar henüz eski olmamış Doğu Blok'u ülkerinin sporcularının başarılarını takdir eder, neden ülkemizden kimse yok diye hayıflanırdık. Show TV ekranlarında, formatı dışarıdan alınma, Buzda Dans isimli bir yarışma/eğlence programı başladı. Toplam 10 tanınmış yarışmacı, bir kısmını tanımadığımız tanınmış juri karşısında, buz dansına gönül vermiş ve çeşitli başarılar kazanmış 10 sporcunun eşliğinde hünerlerini sergiliyorlar pazar akşamları. Keyifli bir eğlence programı. İşin ilginç yanı, belki o da formatın bir parçasıdır bilemiyorum, hem yarışmacılar arasında hem de juri üyeleri arasında bunun bir eğlence programı olduğunun farkında değilmişcesine tavırlar sergileyenler var. Belki bu vesile ile ülkemizde çok gelişmiş olmayan bu spor dalına ilgi artar.

Mobilturk, cep televizyonu

Cep telefonundan televizyon izlemek ne kadar ilginizi çeker mi? Eğer yanıtınız evet ise yazının geri kalanını okumanızı öneririm. Ülkemizde henüz dağıtılmayan 3.nesil cep telefonu lisansı sonrasında çoğalacak olan mobilTV uygulamalarının ilkini, 3. nesile ihtiyaç duymadan üstelik, Mobilturk adlı şirket sunmaya başladı. Tam listesi şirketin web sayfasında olan bir çok telefon modeli ile alınabilen yayınlar, GPRS altyapısını kullanan bir uygulama ile izleniyor. Şu an için 10 kanalları var ve bunlar bildiğimiz televizyon kanallarından ziyade, kısa klipler, erotik görüntüler, spor karşılaşmaları, çizgi film gibi mobil olarak bulunduğunuz yerlerde izlemek isteyeceğiniz türde içeriklerle dolu kanallar. Avrupa'da günlük ortalama 20 dakika mobilTV izlendiğini, böyle bir hizmet için ayda 10 Avro ödemeye hazır olunduğunu gösteren çeşitli araştırma raporları var. Ayrıca, gene benzer raporlarda 2010'lu yıllarda mobilTV sektörünün milyarlarca dolarlık bir sektör haline geleceği öngörülüyor

TPEG (Transport Protocol Expert Group)

Önceki günlerde Samsung'un yeni modeli ile ilgili yazarken TPEG özelliğinden bahsetmiş, ancak TPEG ile ilgili ayrıntıları ileriki yazılara bırakmıştım. Bu yazıda o sözü tutmaya çalışacağım. Öncelikle kelimelerin Türkçesi ile başlayayım işe. TPEG = Ulaşım Protokolü Uzman Grubu. Temel amacı trafik ile ilgili bilgilerin nasıl gönderileceğini tanımlayacak bir protokol geliştirmek denilebilir. Aslında, ülkemizde uygulaması olmasa bile, RDS (Radio Data System) üzerinden trafik bilgileri iletimi Avrupa'da kullanılmaktaydı. Ülkemizde, özellikle son yıllarda, şarkı isimleri, reklam gibi amaçlarla RDS kullanımı yaygınlaşıyor. TPEG ile ulaşım ve seyahat ile ilgili neredeyse tüm bilgiler iletilebilmektedir. Trafik sıkışıklıkları, kamu ulaşım bilgileri (otobüs, tren, uçak vs), hava durumu, bölgesel alarmlar ve sair bilgiler. Bu bilgileri bilgisayar, el tipi terminaller (PDA, gelişmiş cep telefonları), araç radyoları gibi birçok değişik cihazla almak olanaklıdır. Bilgiler, ücretli olabildiği

Eski bohçadan: Zürih

Eski sayfadan aktarımları fırsat buldukça sürdürüyorum. Bu kez Zürih fotograf ve yorumlarına sıra geldi. Sol tarafta, Zürih'in tepen (Üetliberg'den) görünüşü var. Kent, Limmat nehrinin Zürih gölüne döküldüğü yer çevresinde kurulmuş. Bir çoklarınca İsviçre'nin başkenti diye düşünülse ve ülkenin en büyük kenti olsa bile sadece Zürih Kantonu'nun başkentidir. Zürih gölünde, yolcu taşımacılığı da yapılmakta. Ayrıca göl kıyısındaki plajlarda güneşlenmek, gölde yüzmek olanaklı. Tramvay ve otobüsler ulaşımı kolaylaştırdıkları gibi dakiklikleriyle saatlerinizi ayarlamanıza yardımcı oluyorlar :) Kenti gezerken İsviçre'nin meşhur zenginliği kendini hissettiriyor. Grossmünster Kilise'si kentin önemli binalarından.

15 Ocak: Nâzım Hikmet'in Doğum Günü

Türkçe'nin en büyük şairlerinden biri olan Nâzım Hikmet bundan 105 yıl önce, yani 15 Ocak 1902'de Selanik'te doğmuş. Bu yıl Türkiye Mimar Mühendis Odaları Birliği Ankara İl Koordinasyon Kurulu (TMMOB Ankara İKK) Nâzım'ın doğum gününü bir panel ve tiyatro oyunu ile kutluyor. Panel 18.30'da oyun ise 20'de başlayacak. Ankara Ekin Sanat Merkezi'ndeki etkinliğe dair bilgileri aşağıda bulabilirsiniz. EKİN SANAT MERKEZİ (MENEKŞE-1 SOKAK NO:8/A KIZILAY) 15 OCAK PAZARTESİ 18.30 Panel: Nâzım Hikmet Ran Oturum Başkanı: Ramazan PEKTAŞ (TMMOB Ankara İKK Sekreteri-EMO Ankara Şube YK Başkanı) Panelistler: Aydın ŞİMŞEK (Yazar) ve Hüseyin ATABAŞ (Şair) 20:00 Tiyatro Oyunu Grup: Özgür Tiyatro Oyun: Aşkın Vatanı Yoktur

CSO Yeni Yıl Konseri

Bu sezon gittiğimiz ikinci CSO konseri oldu. Açılış konserine gitmiştik, ortada yeni yıl konserine gittik, bir de kapanış konserine gideriz :) Salon ilk konserde olduğu gibi tamamen doluydu. Yeni yıl konserleri en fazla ilgi çeken konser oluyor galiba. Biletler epey önceden bitmişti. Önceki yıllarda (9 ya da 10 yıl önce) Şef Gürer Aykal yönetiminde izlemiştik yeni yıl konserini. Çok eğlenceliydi. Yanlış hatırlamıyorsam Atatürk Spor Salonu'ndaydı konser. Bilindik parçaları çalmıştı orkestra. Bu yılki konserde de tanıdık gelen ezgiler çoğunluktaydı. 3 solist yer aldı konserde. Aydın Uştuk, Ayhan Uştuk ve Damla Burcu Kılıç. Antonio Pirolli adlı Roma doğumlu bir şefin yönetimindeydi orkestra. Özellikle aradan sonra bir çok şarkıdan oluşan bölüm keyifliydi. Son parça olarak çalınan Johann Strauss'un Radetzky Marşı'nda biz de alkışlarımızla eşlik ettik. Her ne kadar şefin talimatlarından pek anlamadıysak bile :)

Samsung SPH-B5800

Cep telefonu sektörüne fazla ilgi duyan birisi değilim. Her gün yenisi çıkan telefon modelleri ile bir ilgim olmaz. Hangisinin kaç M piksel kamerası var, hangisi MP3 çalar takip etmem. Ancak, Samsung'un SPH-B5800 'i diğer telefonlarla karıştırmamak gerekiyor. Telefonun ilgi alanıma girmesindeki neden ise yayıncılık sektöründe kullanılmaya başlanan T-DMB (terresterial digital multimedia broadcasting) üzerinden TPE G olarak kısaltılan Transport Protocol Experts Group özelliğini desteklemesi. TPEG ile ilgili ayrıntılı bir yazıyı ileride yazmaya çalışacağım. Telefondaki bu özellik sayesinde Kore'deki kullanıcılar (telefon Kore'de piyasaya sunulacak-belki de sunuldu) yol durumu ile ilgili son bilgileri cep telefonlarından alabilecekler. Yolların sıkışık ya da açık olduğunu öğrenmeleri daha kolaylaşacak. Gelişmiş bir telefonda bulunan özellikler elbette SPH-B5800'de de var.

The Matador

Pierce Brosnan'ın bıyıklı hali nasıl olur diye merak edenler, mısır patlağı kıvamında bir film izlemek isteyenler için ideal The Matador . Hayatını tanımadığı kişileri öldürerek kazanan, kazandığı parayı bir daha görmeyeceği kadınlarla tek gecelik ilişkilerde harcayan, sıradan bir insanın yaşamına imrenen Brosnan, rolünde inandırıcı. Bıyıklı olarak yakışıklılığından pek bir şey kaybetmese de 007 halindeki karizması yok. Filmde kendisine Greg Kinnear ve Hope Davis eşlik ediyor. Her ikisi de rollerinde başarılı. Hope Davis, güzelliği ile daha fazla tanınmış olmayı hak ediyor. Film boyunca süren bir hareket var ve bu sıkılmadan seyretmenizi sağlıyor. Ancak, mısır patlağından fazla bir şey ummamak gerekir.

yeni iş: teknik geyik

Ay hesabı yapmazsak 2007-1995=12 yıldır çalışıyorum. Bu güne kadar çeşitli sektörlerde farklı iş tanımlarında çalıştım ve 12 yılın sonunda nasıl bir iş istediğime karar verdim. Bu kararı vermek zor, karara uygun iş bulmak ise daha zor :) Tanıyanları daha fazla heyecanda bırakmadan işi anlatayım. Anlatayım diyorum çünkü böyle bir şey yapıp üstüne para alabilir miyim bilemedim :) Yapmak istediğim iş teknoloji editörlüğü . Afilli ismine aldanmayın, yapmayı planladığım şey: yeni teknolojileri araştırıp onlarla ilgili geyik yapmak. Böyle de iş mi olur demeyin hemen. Gazete sayfalarını dolaşın. Benzer işler yapıp geçimi sağlayanları göreceksiniz. O fuar senin bu fuar benim o toplantı senin bu toplantı benim dolaşıp vakit buldukça yazılarını yazan, arada bir kaç konukla saatler süren televizyon programları yapan insanlar var ülkemizde. Bunlardan birisi de neden ben olmayayım diye düşündüm :)

Beynelmilel

Son dönemlerde 1980'lerde yaşananlara ilişkin filmler yapılmaya başlandı. Vizontele Tuuba, her ne kadar çok yüzeysel değinilmiş bile olsa Babam ve Oğlum, Eve Dönüş ve son olarak Beynelmilel . Darbe olduğunda 6 yaşında olmama karşın hatırlıyorum o günleri az çok. Birçoklarının yaşamlarında kalıcı sonuçlar bırakan bir sürece ilişkin geniş kesimlere ulaşabilen filmlerin yapılması için 20 seneden fazla süre geçmesi kayda değer. Bu kısa girişten sonra gelelim yazının asıl konusa, beynemilel bir şeye :) Adıyaman'ın gevendelerinden (yöresel çalgıcı) ordu bandosu yapılırsa, konsey üyelerini karşılamak için hazırlanılırsa ve onlar da baharı karşılama marşı diye... Fragmanları izleyenler gerisini tahmin edebilecektir. Filmin tüm konusunu tahmin etmek hiç zor değil zaten. Sonuçta bir dönem filmi ve o dönem neler yaşandığını konuya ilgi duyanlar biliyor. Ancak, 1980 sonrası doğan ve hiç bir şey bilmeyen, öğrenmeye niyeti olmayan bir kuşak var. Sıradan insanların o süreçte yaşadıklarını, ke

Yeni blogger

Uzun süredir beklediğim yeni blogger hizmetlerinden yararlanabildim sonunda. Bir süredir blog içerisindeki yazıları kategorilere ayırmaya çalışıyordum. Sayfaya tiyatro yorumu okumak için gelmiş birisinin tüm yorumlara kolayca ulaşmasını sağlamaya uğraşıyordum. Bu amaçla, gönderdiğim yazılara etiketler koyuyordum. Yazının başlığına tiyatroYorum, mekanYorum gibi. Yeni blogger'da bu iş için label konulmuş. Sayfadan seçmeleri konulara göre bölümünde bulabilirsiniz. 2 yıl içinde 32 kitap, 30 film, 15 tiyatro oyunu ve 25 mekan yorumu yazmışım. Teknik yazıları da etiketleyeceğim bir zaman bulduğumda. Keyifli okumalar, iyi bayramlar, iyi seneler...

Cenneti Beklerken, filmYorum

Derviş Zaim'in filmlerini izlemişler için şaşırtıcı bir film Cenneti Beklerken . Serhat Tutumluer ve Melisa Sözen başta olmak üzere güçlü oyunculuklar, İstanbul Kanatlarımın Altında gibi tarihi filmlerle kıyaslandığında başarılı eski İstanbul canlandırmaları, iyi seçilmiş mekanlar, dönemin havasını yansıtan kostümlerle iyi film için gerekli koşullar yerine getirilmiş. Kullanılan müzikler Rahman Altın imzasını taşıyor. Filmin genel havasını destekler nitelikte. 17. yüzyılda Osmanlı (istanbul) ve Anadolu'nun birbirlerinden ne kadar kopuk olduğu, bir yanda hanlar hamamlar içinde yaşanırken diğer yanda alabildiğine sefaletin varlığı vurgulanmış. İnsan hayatının iki dudak arasında olduğu o günlerde insan kalabilmenin zorlukları çarpıcı dille aktarılmış. Filmde ön planda nakkaş Eflatun Efendi'nin yaşadığı aşk ve hayatta kalma mücadelesi varken arka planda nispeten daha adil davranacağını vaadeden Şehzadenin yaşadıkları görülüyor. Belki zorlama yorum olacak ama Şehzadenin kişiliğ

İvan İlyiç'in Ölümü, Lev Tolstoy

Rus edebiyatının büyük ismi Lev Tolstoy'un 84 sayfalık dev eseri İvan İlyiç'in Ölümü ne zamandır okumak istediğim bir romandı. Ölüm üzerine düşündüğünüz mü daha önce bilemiyorum. Aslında soruda hata oldu biraz. Daha doğru hali ölümün ne olduğuna kafa yordunuz mu olacaktı. Ölümü anlamak beynimiz için çok olanaklı değil bence. Yok olma fikri, artık, en azından bildiğimiz şekildeki bir dünyada, var olmayacağı farketmek kolay değil. Kitap, ölüm, yaşam, yaşam boyu yaptıklarımız, yapmadıklarımız, içimize attıklarımız, onları kusma isteği ama son anda bile bunu yap(a)mamamız, yaşama isteği gibi çok derin konuları 84 sayfaya sığdırmış. Romanı okurken İlyiç'le kendimi kıyasladım ister istemez. Umarım hayatımın son dönemlerini İlyiç gibi geçirmem. Sanırım roman kahramanı kadar ölüme yaklaşmadığım için (o kadar uzun süre bunu düşünecek kadar diye düzelteyim) ölüm, korkutucu gelmiyor. Hatta zaman zaman tüm koşuşturmaların, hengamenin biteceği yer olduğunu düşünüp ölümden öte köy

11. Türkiye'de İnternet Konferansı

Türkiye'de internet başlıklı konferansların bu yıl 11.si düzenleniyor Ankara'da. 3 gün boyunca sürecek konferans ile ilgili ayrıntılı bilgiyi buradan alabilirsiniz. TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi'nin ev sahipliği yaptığı etkinlikte ilginç olacağını düşündüğüm bir çok sunum/panel var. Vakti olanlara duyurulur.

Prime-time'a elveda mı?

Vestel'in bugün İstanbul'da düzenlediği basın toplantısı ile duyurduğu proje ilgi çekici. Milliyet gazetesinin internet sayfasında konu ile ilgili yazılan haberden kısa bir alıntı: Londra'da Vestel tarafından özel olarak üretilen dijital TV alıcıları ile testine başlanılan yeni BBC kanalı sayesinde izleyiciler, programları yayınlandığı saatte değil izlemek istediği saatte seyrediyor. BBC'nin henüz test aşamasında olan yeni kanalının izleyicileri, TV seyretmek istediklerinde kumandalarını kullanarak karşılarına gelen menüden izleyebilecekleri programı seçiyor ve BBC tarafından gece boyunca üyenin dijital TV alıcısına gönderilen ve cihazın sabit diskinde saklanan programı takip edebiliyor. İsteğe bağlı görüntü (video) olarak çevirebileceğimiz VideoOnDemand adlı teknolojinin biraz daha ileri hali olan Push VideoOnDemand ile abonelerin kutularına (SetTopBox-STB) gönderilmiş olan ve kutunun sabit diskine kayıt edilmiş olan yayınları istedikleri zaman izleyebilecekler a