Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ankara etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

haziranda ölmek zor: çok yaşa Nazım Usta

Blogumda güncel olaylara pek yer vermiyorum. Sonuçta "kişisel blog" burası, günlük gazete değil. Ne yazdığımı merak edip düzenli okuyucularım da olmadı bugüne kadar. Kısacası ne okuyucularda ne bende bu yönde bir istek yok.  Bugün ise, güncel olmasa bile, güne özgü bir yazı yazmak geldi içimden. Başlıktan anlamışsınızdır: Nazım Hikmet RAN'ın vefatının yıl dönümü 3 Haziran 63. 1997 yılından bu yana üyesi olduğum Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) da yazının bir diğer sebebi. Ne ilgisi var demeyin, sonuna kadar okumayı bekleyin. Ankara Sanat Tiyatrosu'nda düzenlenen etkinlikten bir kare 2 Haziran 1998 tarihinde EMO Ankara Şubesi, İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi ve Mimarlar Odası Ankara Şubesi Devrimci Ozan ve Yazarlarımızı Anıyoruz başlıklı bir etkinlik düzenlemişti. Haziran ayı içerisinde vefat eden Nazım Hikmet, Ahmed Arif ve Orhan Kemal anılmıştı bu etkinlikte.  etkinliğin düzenleyicileri ve katılımcıları toplu halde EMO'nun web

Ankara'da caz keyfi: SAMM's Bistro

Ankara'da caz dinlemek için çok fazla seçenek yok. En azından benim bildiğim kadarıyla sınırlı seçenekler. SAMM's Bistro , her hafta düzenlediği program ile caz dinlemek isteyenlerin hizmetinde. Bugün (2 Haziran 2018) akşam Cazzip Project adlı grubu dinleyebilirsiniz. Çankaya'da Uğur Mumcu caddesi (eski adıyla Köroğlu) üzerinde SAMM's otelin girişinde yer alan mekanın adres ve telefon bilgileri şöyle:  Uğur Mumcu Cad. No:19 GOP Ankara TÜRKİYE  +90 312 447 9000

Yok Bi'şey, Acımadı ki... / Filiz Ali

Anı kitaplarını okumayı çok seviyorum. Filiz Ali'nin kitabı Eylül 2017'de Yapı Kredi Yayınları'ndan çıkmış. Benim okuduğum Kasım 2017 tarihli ikinci baskısıydı. 2011 yazında Filiz Hiç Üzülmesin adlı eserini okumuştum Filiz Ali'nin. Sabahattin Ali'nin hayatını, fotografları eşliğinde anlattığı bu eser beni çok etkilemişti. Filiz Ali bu kez, mücadeleler ile geçen kendi hayat hikayesini anlatıyor. 346 sayfalık kitabın sonunda, anı kitaplarında pek görmediğim iki bölüm var. Birincisi notlar, Filiz Ali, anlattığı olayların başka anı kitaplarında nasıl geçtiğine de yer vermiş. Notlar başlıklı bölüm bu alıntıların yer aldığı eserlerin dizisi, bir yerde kaynakça. İkinci bölüm ise kişi adları dizisi, tam 14 sayfa. Anıların hem sahibi akademik kariyer yapmış bir sanatçı hem de döneminin aydınlarından birisinin kızı olunca farklı çevrelerden bir çok kişi ile hayatı kesişmiş.  2011 yılı yazında Filiz Hiç Üzülmesin kitabı ile ilgili yazdıklarımı şöyle bitirmişim:  Karan

Protez Uzmanı Diş Hekimi Dr. Ege ERYÜRÜK söyleşisi

Smiles   312  Diş Kliniği 'nde tedavi oldum. Çok memnun kaldığım tedavi sonrası bu söyleşiyi yapmak istedim. Vakit ayırıp sorularımı yanıtladığı için Dr. Eryürük'e bir kez daha teşekkür ediyorum.  1. Diş hekimliğinde uzmanlık gerekli midir? Diş hekimliğinde uzmanlığın gerekliliği üzerine düşüncelerimi taradığımda genelde Hacettepe yıllarında meslektaşlarımla ve öğrencilerimle yaptığımız konuşmaları anımsıyorum. O an belli bir branşta uzmanlık yapan veya yapmayı amaçlayan diş hekimleri veya diş hekimi adayları :) Eğer aklıma hala bu konuşmalar geliyorsa şunu öngörebilirim sanırım, hala tedavi talep eden toplumumuzda çok net bir branş uzmanı diş hekimi tercih etme talebi oturmamış durumda. Çoğunlukla biz branşımızı açıklıyor ve branşımıza özel odaklandığımız noktaları açıklar anlatır halde buluyoruz kendimizi hastaya. Hastalar üzerinde psikolojik gereklilik ve beklenti yönünde henüz zamana ihtiyaç varken protetik diş tedavisi üzerine 6 yıl süren uzmanlık eğitimimi, ba

Kuğulu Park civarının yeni kahve dükkanı: Padam

Denk geldikçe keyifli vakit geçirdiğim mekanları siz kıymetli okuyucularımla paylaşıyorum. Bugüne değin iki kez kahve içtiğim Padam , Kuğulu Park yakınlarında özenli hazırlanmış kahveler ve yiyecekler sunan bir mekan.  Yerini tarif etmek gerekirse, Kuğulu Park'ın yanından Atatürk Bulvarı'na çıkan sokak desem sanırım yeterince açık olacak. Atatürk Bulvarı üzerindeki Dost Kitabevi'nin komşusu aynı zamanda. Başka bir tarif ise Kıtır'ı biraz geçince... Soğuk demleme kahvesini ve espresso bazlı kahvelerini özellikle öneririm. Soğuk demleme düzeneğini görmek için bile olsa, yolunuz oradan geçiyorken uğramalısınız. Buzlu suyun damlalar halinde dökülmesi ile hiçbir sıcak işleme tabi tutulmayan kahvenin filtreden geçmesi ile elde edilen kahve, bir gün kadar bekletildikten (dinlendirildikten) sonra sunuluyor.  soğuk kahve demleme düzeneği sol tarafta görülebilir Espresso makinesi, özel ayarlamalara izin veren bir modelmiş. Mekanın b aris tasının anlattığına gör

Bayram Usta Yaprak Kebap, Yıldız / ANKARA

Ünü kulaktan kulağa yayılan mekanlardan birisi Bayram Usta. Çankaya'dan Oran yönüne giderken solunuzda Korman sitesini gördüğünüzde sol tarafa yanaşın. İlk kavşaktan sola döneceksiniz, Ukrayna caddesi, bu döndüğünüz yokuş aşağı doğru giden caddenin adı. İşte Ukrayna caddesinde sol kolunuzda kalacak Bayram Usta / Yaprak Kebap adlı mekan.  Oran yönünden Yıldız'a doğru inerken ise Yıldız dolmuşlarının son durağını referans noktası olarak alabilirsiniz. Yıldız dolmuşlarının son durağının olduğu kavşaktan sağa dönmeniz gerekiyor. Bir başka referans noktası ise elbette Hollanda Elçiliği. Elçilik ile yolun ters taraflarında kalıyor, buna dikkat etmek gerekli.  Bayram Usta, aslında Konya yolu üzerinde açılmış ilk olarak. Lezzetli kebaplarına ilişkin ilk yorumlar o günlerden. Yıldız'daki mekana gittiğimde servis oldukça hızlıydı.  Humus, yoğurtlu semiz, salata ve ezme ikram olarak sunuluyor Meşhur yaprak kebabı Adından anlaşılacağı üzere yaprak kebabı ile ünlü. Ant

Ankara'da kalesinin eteğindeki sürpriz: Gökyay Vakfı Satranç Müzesi

Kentlerin tarihi turistlik mekanları hep "eski kent" olarak adlandırılan bölgeleri olur. Ankara'nın eski kent merkezi elbette Ulus semti ve özellikle kale civarı. Hisar mahallesi olarak geçiyor sanırım resmi adı. Burcunda bayrağımızın dalgalandığı alan dışında kale, ziyarete açık. Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Koç Müzesi ve Erimtan Müzesi'nin ardından kale civarında bir müze daha var artık: Gökyay Vakfı tarafından inşaa edilen eski Ankara evi mimarisine sahip bir binada hizmet veren Satranç Müzesi . 

Cer Modern'de TCMB Başyapıtlar Sergisi

Cer Modern'in ev sahipliği yaptığı bir başka etkinlik ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın koleksiyonundan bir seçki: Başyapıtlar. Osmanlı'nın son dönemi ile başlayıp günümüze kadar süren bir tarih aralığının eserlerinden yapılan bir seçki sunuluyor. Abidin Dino, Komet, Fikret Mualla, Bedri Baykam adını daha önce duyduğum ressamlar. Dino'nun iki eseri var sergide. İtiraf ediyorum ki resim, benim "anladığım" bir sanat değil. Aslında belki "bilmek" kelimesini kullanmak daha doğru. Akımlar, dönemler, tarzlar... Sanırım bunları öğrenmek gerekiyor resimleri hakkıyla değerlendirmek için. Sergiyi gezerken sanat tarihi mezunu genç bir arkadaş yardımcı oluyor eserler konusunda. Onun yardımıyla kimi eserler ile ilgili ilk bakışta fark edemediğim ayrıntıları görmüş oldum. 

Eymir Gölü

Gene tek cümlelik yazı, bırakalım fotograflar anlatsın Eymir'in güzelliklerini

Gaziantep'i Ankara'ya taşımak: Beyran Entep Mutfağı Yıldız'da

Gaziantep, Zeugma müzesi, kalesi, çarşısı kadar mutfağıyla da ünlü bir kent. Tatlıları, kebapları, beyran, yuvarlama ve elbette lahmacunu çok özel. Ne mutlu ki artık bu özel tatları denemek için Antep'e kadar gitmenize gerek yok. Ankara'daysanız Yıldız'a gitmeniz yeterli.  Turan Güneş Bulvarı'nın paraleli olan cadde üzerinde, Hollanda elçiliğinin önünden geçip Çankaya yönünde aşağı doğru ilerlerken sol tarafınızda göreceksiniz Beyran - Entep Mutfağı adlı mekanı.  Antep usulü lahmacun Fazla çeşitli olmayan bir menüsü var. Odun ateşli taş fırında pişen lahmacunu Ankara'nın ne lezzetli Antep usulü lahmacunu. Malum, sarımsak da katılıyor içine Antep usulünün. Ancak Beyran'daki lahmacunu öne çıkartan sadece sarımsak değil, hamurun inceliği ve çıtırlığı.  Beyran Beyran, et suyu, sarımsak ve pirinç ile hazırlanan bir çorba. İçerisinde et de var. Antep'te harlı yanan ocağın üzerinden pense ile tutularak indirilip, olanca sıcaklığı ile servis

Cermodern'de yeni sergi FUTUROTEXTILES MIX

Ankara'nın kültürel vahası olarak adlandırmıştım Cermodern'i bir yazımda. Gerçekten de adına yakışır etkinliklere ev sahipliği yapıyor. 2 Nisan - 12 Mayıs arası FUTUROTEXTILES MIX adlı sergi, Cermodern'de olacak. Türkiye Fransız Kültür Merkezi Ankara ve Cermodern işbirliği ile Ankara'ya gelen sergi ile ilgili ayrıntılı bilgileri serginin web sayfasından öğrenebilirsiniz.  Futurotextiles, bir üst isim aslında. Ankara'da düzenlenecek olan bu etkinliğin MIX olanı. Ankara'daki etkinlik için bilgilere buradan ulaşabilirsiniz. Benim açımdan serginin bir başka güzelliği, Fransızca bilgimi sınama olanağı. Henüz öyle sular seller gibi konuşamıyorum elbette, ancak derdimi anlatmayı başarıyorum. Anlatılanları anlamada ise çok daha iyi durumdayım. 

Dikimevi - Kızılay arası kaç sene?

2015, Ankara Soru abes gelebilir kimilerine. Aslına bakarsanız başlığı, yazıya başlarken akıl ettim. Yazıyı okuyunca siz de hak vereceksiniz, bu yazıya en uygun başlık budur. Anlatayım efendim: Üç yaşından bu yana Ankara'da yaşayan ve kente aşık bir insanım. Şaka ya da kinaye değil sözüm. Gerçekten aşığım bu kente. Aslına bakarsanız, kişiler arasındaki aşk ilişkisi için geçerli olmasa da bu söyleyeceğim, kente aşk için tek sebep, kenti tanımak. Dediğim gibi bir kişiye aşık olmak için tanımamak gerek belki de, neyse konuyu dağıtmayayım şimdi. Zaten bir süredir pek toplu da durmuyorum, bu konuya ise hiç girmeyeyim. Ne diyordum, evet ben Ankara'ya aşığım, çünkü Ankara'da kendimi rahat hissediyorum. Her semtini biliyorum, her semtte neyle karşılaşacağımın farkındayım. Sürpriz yapmıyor bana, caddeler, sokaklar... Kendimi hatırladığımda Tuzluçayır mahallesinde oturmaya başlamıştık. Aslında İncesu mahallesinden de hatırladıklarım var ancak asıl anılarım yolağzına

Ulus civarında dolaşma

Ulus civarında dolaşırsanız size bir rota çizeyim: Heykel'den çıkın yola. Miş Miş pastanesini yaadedip Evrensel Kitabevi'ne selam edin öncelikle. Evrensel yayınlarının Ulus'taki şubesi bir çok kitabı bulabileceğiniz bir mekan.  Oradan çıkın merdivenlerle yukarı doğru sağınızda Kebabistan, tabi artık yerinde yeller esiyor. Yürüyün yukarı Hal'e doğru. Erzurum Oteli'ni hiç tadil etmeselermiş deyip Susam Sokağı tabelasında selfie çektirin. Oradan vurun kendinizi Anafartalar Caddesi'nden yukarıya doğru. Taa Heykel'in oradan başlayıp 19 Mayıs Mağazalarının önünden geçen caddedir aslında. Genellikle Bentderesine inen ayrımdan sonrası için Anafartalar denilse de, ülkemizin talihsiz günlerinin birinde patlayan bir başka bomba ile hatırlamıştık Anafartaların taa heykelden başladığını.  Yukarı doğru yürürken sağ kolu takip edin, Denizcilere inen yoldan değil, Samanpazarına doğru çıkan caddeyi izleyeceksiniz. Biraz ileride, eskiden Adliye binasının il

pazar önerisi: Eymir etrafında bisiklet keyfi

"Bisikletim yok", "iki tekerlek bisiklet süremiyorum", "Eymir giriş kartım yok", "ODTÜ ile hali hazırda hiçbir ilişkim yok"... Yukarıda yazdıklarım tümü benim için de geçerli. Yüksek lisansı da sayarsam 10 yılım ODTÜ'de geçse bile artık okul ile ilişkim yok, ne bisikletim var, ne de iki tekerlek binebiliyorum. Göl kartını bir kez aldım ama artık o da yok. Ancak bunların hiçbirisi Eymir gölü etrafında bisiklet keyfi yapmama / yapmanıza engel değil.  Öyle güzel ürünler getirmişler ki kiralık olarak, artık çoluk çocuk aynı bisiklet ile dolaşabilirsiniz. İsterseniz sepetli üç tekerlekli kiralayın, ister dört tekerli, çift kişi tarafından sürülen ve toplamda dört koltuklu olanını. Fiyatlar, kiraladığınız türe göre değişiyor. Göl girişinde arabanızı park edebileceğiniz yeterince büyük alanlar var. Herkes yardımcı olmaya hazır. Göl etrafında trafik tek yönlü akıyor, bunu akıldan çıkartmamak gerekli. Bir de yokuşları tercih etmeyin, küçücük

HAFTANIN SORUSU: Bu heykel şimdi nerede duruyor? daha önce hangi iki meydanı süsledi?

Bu kez haftanın sorusunda kendi çektiğim bir fotografı kullanamıyorum. İşlerin yoğunluğundan yetiştiremedim, Ankara'dan ayrılmadan. Neyse ki internet var. Artık Ankara'ya döndüğümde kendi fotograflarımı çekip, bu eseri kendi gözümle sizlere aktarmaya çalışırım.  Soruyu yazının başlığında belirttim aslında. Bir kez buraya yazayım. Gene üç sorumuz var: Heykel şu anda Ankara'nın neresinde? Heykel bugün olduğu noktaya gelmeden önce hangi meydandaydı? Daha önce hangi meydandaydı? ve gelelim ödülümüze. Malum en son Cinsel Şiddet'i ödül olarak vermiştim. Bu kez ödül, epey can sıkacak cinsten. Muhtemelen okuyabilirseniz, kabul ediyorum ki kolay okunan kitaplardan değil, paketli her türlü gıdadan olabildiğince uzak duracaksınız. Bir kişi bir kişidir. Bu yüzden ödüllü kitabımız : YEMEZLER! Dr. Yavuz DİZDAR'ın insanlığa hediyesi.  Kimisi mal mülk edinir yazdıklarıyla, Dr. Dizdar insanların hayır dualarının sahibi oldu bana kalırsa. Bakmayın, kibirden gözleri

Erzurum oteli

Erzurum oteli, Ulus'ta Hal yakınında kaderine terk edilmiş durumda. Umarım seçimlerde iş başına gelecek belediye başkanı, bu bölgeyi tarihi dokusunda uygun bir şekilde restore eder. Ulus'ta, Erzurum oteli benzeri birçok tarihi yapı var. 

Ankara Sanat Tiyatrosu: Dar Ayakkabı ile Yaşamak / Duşan Kovaçevic

Ankara Sanat Tiyatrosu Oyunun yazarının soyadını görünce ilk aklıma gelen, bir dönem ülkemize gelen "çeviç" ile biten soyadlarına sahip futbolcular oldu. O zamanlar Drogba yerine Şekerbegoviç, Kovaçeviç gelirdi.  Ankara Sanat Tiyatrosu 'nun sezon oyunları arasında yer alan Dar Ayakkabı ile Yaşamak, kapitalizmin vahşiliğini tokat gibi yüzümüze çarpıyor. Özelleştirme kapsamında kapatılan bir ayakkabı üretim tesisinde direnen işçiler ve bu işçiler üzerinden, onların ölümü üzerinden kar hesabı yapan bir reality show prodüktörünü konu edinmiş oyun. Sağlam bir medya eleştirisi, the medium is the message sözünün ne anlama geldiğini açıklayan olaylar oyunun değindikleri arasında. Başarılı oyunculuklar ve sade dekor ile sahnelenmiş Dar Ayakkabı ile Yaşamak. İkinci perde biraz aceleye getirilmiş gibi hissettim. Metinde de böyle mi diye merak ettim. Bir de finalde öte dünyada mutluluk mesajı oyunun bütünlüğünü ciddi olarak sarsıyordu. Bunun yerine oyun içinde zaman zaman k

Ankara'da Trabzon esintisi: Zigana Pide

2014'ün ilk yazısı bir mekan yazısı olsun istedim. Yıl boyunca keyifli mekanlarda keyifli sofralarda olalım... İstanbul yolunda, ki asıl adı Fatih Sultan Mehmet Bulvarı, İstanbul'a doğru ilerlerken yolun sağ tarafında A City alışveriş merkezini göreceksiniz. Alışveriş merkezine komşu bir mekan Zigana Pide. Ankara'da başka şubeleri yok. Trabzon pidesi yapıyorlar. Pidenin hamuru da çok lezzetli, içindekiler de. Özellikle kapalı kavurmalı pidesini öneririm.  Mekanın ve pidelerin fotografları için sevgili Oburcan'ın yazısına bakmalısınız.  Adres bilgilerine gelince; Macunköy Erciyes İş Yerleri 201. Cadde No:6 Yenimahalle / Ankara tel (312) 387 09 99 http://www.ziganapide.com

Ankara'da Günseli KATO sergisi: Evvel Zaman İçinde

5 Aralık 2013 - 5 Ocak 2014 tarihleri arasında Ankara'da yaşayanlar için bir ilk yaşanıyor: Ankara'da Günseli KATO sergisi düzenleniyor. Portakal çiçeği vadisindeki yeni biten bina, Portakal Çiçeği Rezidansı'nın girişinde yer alan Port Art sanat galerisinin ev sahipliği yaptığı sergi KATO'nun resim ve heykellerinden oluşuyor.  Sergide ağırlıklı olarak at figürleri var. Kontrast renklerden oluşan resimlerin yanı sıra farklı materyallerle oluşturulmuş farklı boyutlarda heykellerde ziyaretçileri bekliyor. Serginin katalogundan bir alıntıyla bu yazıyı bitireyim: ...Masallar her dilde "Evvel Zaman İçinde" diye başlar. Sergime bu adı verdim çünkü benim sanatım modern olmakla birlikte kökleri çok daha derinde olan, Osmanlı ve Japon saray sanatlarına ve kültürlerine uzanır. Gelenek ve gelecek resim ve heykellerimde birbirine karışır; yeni, bana özgü ve benzersizdir... Galerinin adresi şöyle: Aziziye mahallesi Pak Sokak no:1 Çankaya - ANKARA Sergi öncesinde Hü

deneyerek öğrenin: Feza Gürsey Bilim Merkezi ve İşte Güneş sergisi

Feza Gürsey Bilim Merkezi , Ankara'da yaşayanlar için büyük bir şans. Zamanında golf sahası için ayrılan Altınsoy'un belediye başkanlığı döneminde park olarak Ankara'nın hizmetine sunulan Altınpark içerisinde yer alıyor. Deneyerek öğrenmenin keyfine ailecek varabileceğiniz bir yer. Henüz 4,5 yaşındaki kızlarımızın da 40 yaşına gelmek üzere olan bizlerin de ilgisini çeken deney setleri vardı. Merkezi gezerken rehberlik yapan görevlilerin de bulunması işleri kolaylaştırıyor.  Bu önemli bilim merkezi üç ay boyunca önemli bir sergiye de ev sahipliği yapacak. Sergiyi şehrimize getiren Alman Kültür Merkezi olarak bildiğimiz Goethe Enstitüsü. İstanbul ziyareti sonrasında şehrimize gelen İŞTE GÜNEŞ adlı sergi, Ankara'nın ardından İzmir'e gidecekmiş. Nükleer santrallerini kapatma kararını veren Almanya, yenilenebilir enerji konusunda araştırmalara hız verdi. Rüzgar ve güneş enerjisinde öne çıkan şirketlerin Almanya kökenli olmasına şaşmamak gerekli. Almanya'ya kıy