Ana içeriğe atla

Kürk Mantolu Madonna / Sabahattin ALİ

Soldaki resim Andrea del Sarto tarafından 1517 yılında çizilmiş Madonna delle Arpie adlı tablonun Vikipedi'deki görselinden. Peki bu resmin, Kürk Mantolu Madonna romanı / uzun hikayesi ile ilgili bir yazıda ne işi var? 
Sabahattin Ali'den okuduğum ilk roman. Daha önce şiir kitabını okumuştum. Roman, Havranlı bir gencin Berlin'de tanıdığı ve ardından talihsiz bir şekilde kaybettiği aşkla ilgili. Aşkın bu kadar iyi tarif edildiği çok metin okumuşluğum yok. 1920'li yılların Berlin'inde arka planda Almanya'nın ve dünyanın geçtiği karışık döneme göndermeler de var. Romanı iki parçaya ayırırsak, ilk bölümde anlatıcının memuriyet hayatına bakışını Dostoyevski'nin kahramanlarının bakışlarına benzerliği dikkat çekici. Raif Efendi'nin günlüğünü okuduğu ikinci bölümde ise sevmek, arkadaşlık ve aşk çok çarpıcı tespitlerle anlatılıyor. Raif Efendi'nin aşık olduğu Maria'nın ağzından aşkın ne olduğu ve ne olmadığı anlatılmış. Kadına "ele geçirilmek istenen varlık" olarak bakıldığı tespiti, romanın yazıldığı yıllar düşünüldüğünde çok değerli. 
Sabahattin Ali'nin dolaşmayı sevdiği Kaz dağlarının eteklerinde, onun yazdıklarını okumak ayrı bir mutluluk. Roman kahramanı Raif Efendi'nin kasabası Havran'a gittim. Edremit'te Sabahattin Ali'nin bir müzesi varmış. Fırsat bulursam orayı da görmek ve fotograflamak istiyorum. 
Benim okuduğum Yapı Kredi Yayınları'ndan 2012 tarihli 53. baskısıydı. İlk baskı Remzi Kitabevi'nden 1943 yılında yapılmış. 160 sayfa.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IPTV World Forum ardından, gözlemler

Etkinliğin teknik değerlendirmesini önümüzdeki haftaya bıraktım gerçi. Ancak, haftaya kadar bekleyemeyenler için kısa kısa gözlemlerimi aktarayım. Ayrıntılı değerlendirmeler gelecek merak etmeyin... Türk Telekom, yaklaşık 5 yıl önce başladığı IPTV projesinde sona gelmiş. TTNet şirketi üzerinden IPTivibu (TTNet CEO'sunun sunumunda, ki konferansın tümü simultane tercüme falan yapılmadan sadece İngilizce'ydi, bu ismin İngilizce'de that is IPTV anlamına geldiğini söyleyince fark ettim IP tivi işte bu anlamında bir kısaltma olduğunu :) adlı hizmeti sunmaya 2 hafta önce başadıklarını duyurdular. Konferansta soft launch (yumuşak duyuru ?) olarak yapılan duyuru ile hizmetin başlatıldığı söylense bile henüz web sayfasında bu konuyla ilgili bilgilere ulaşılamıyor.  IPTivibu hizmeti için en az 8 MBit/saniye hızında TTNet internet aboneliği gerekiyormuş. Şimdilik 101 kanal, ki bunların içerisinde HD olanları da olacakmış. Etkileşimli hizmetler, flick uygulaması falan da sunula

IPTV World Forum Eastern Europe bu yıl İstanbul'da.

Konu ile ilgililerin merakla beklediği etkinlik ilk kez ülkemizde gerçekleştirilecek. Mövenpick Hotel, İstanbul'da 12-13 Ekim (yani haftaya salı-çarşamba) günlerinde toplam 9 oturumda önemli konuşmacıların yer alacağı IPTV World Forum Eastern Europe ile ilgili ayrıntıları web sayfasında bulabilirsiniz. Etkinliğe katılım ücretli. Ücretler epey yüksek. 5 Ekim'den önce kayıt yaptırmışsanız, ki bu iletiyi yazdığım tarih düşünülünce artık çok geç :), 1499 € ödemeniz gerekiyor. Bugün kayıt yaptırırsanız ise 1799 € ödeyeceksiniz. Ancak Free Operator Pass adlı bir seçeneğiniz daha var. Free Attendance For Service Providers olarak ayrıntılandırılan bu seçeneğin tam olarak kimleri kapsadığını çözemedim. Eğer IPTV hizmet sağlayıcılar kastediliyorsa Türk Telekom, TTNet, Superonline gibi şirket çalışanları kapsanmış oluyor. İşin doğrusu kendimi de o kategoriye sokup kayıt yaptırdım :) Ancak kaydımın geçerli sayılıp sayılmadığı belli değil henüz. Neyse, fırsat bulursanız önemli bir etkinlik

IPTV World Forum Eastern Europe etkinliğine katılacağım

Etkinliğe ilişkin bilgileri daha önce paylaşmıştım. Yarın, bir günlüğüne İstanbul'a giderek etkinliğin Salı günü olan bölümüne katılacağım. Benim açımdan bir çok ilke sahne olacak bu katılım. Kızlarımın doğumundan bu yana onlarsız ilk kez şehir dışına çıkıyor olacağım. İlk kez bu kadar uzun süre onlardan ayrı olacağım. İlk kez şehir dışındaki bir etkinliğe (mesleğim ve işim ile ilgili olmasına karşın) katılmak için tüm masraflarını cebimden karşılayıp, senelik izin kullanıyor olacağım. Neyseki katılım ücreti konusunda organizatörler kolaylık sağladılar. Ücretsiz katılım hakkı sundular.  Neyse, önemli olduğunu düşündüğüm bu etkinliğe ilişkin gözlemlerimi, bir gazeteci dikkati ile, not alıp blogumda paylaşacağım. O güne kadar sağlıcakla kalın...